YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6536
KARAR NO : 2022/9254
KARAR TARİHİ : 07.12.2022
MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : DENİZLİ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurularının esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı kurum ile akdedilen protokol uyarınca sağlık yardımları davalı kurum tarafından karşılanan kişilere sağlık hizmeti verildiğini ve bedelinin davalı kuruma fatura edildiğini, fatura avanslarından yapılan kesintilerin fazla olması üzerine yapılan araştırmada önceden yapılan avans ödemelerine ilişkin faiz kesintileri yapıldığının anlaşıldığını, 2011/62 sayılı “Fatura Bedellerinin Ödenmesi” konulu genelgede mahsup edilmesi gereken tutarlara faiz işletileceğine dair bir hüküm bulunmadığını, davalı kurumun faturaları 60 gün içinde incelemesi gerekirken fatura incelemesinin iki yıl sürdüğünü, gecikmeye davalı kurumun sebebiyet verdiğini, ayrıca davalıdan olan alacağın her zaman fazla olması nedeniyle faiz uygulamasının mümkün olmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 120.000 TL haksız kesintinin, kesinti tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile talebini 356.722,34 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 356.722,34 TL’nin 120.000,00 TL’sinin dava tarihinden, 236.722,34 TL’sinin ıslah tarihi olan 22.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmiş; hükme karşı taraflar istinaf talebinde bulunmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava; davacının Kuruma sunulan faturalardan yapılan kesintilerin SUT ve ilgili mevzuata aykırı olması gerekçesiyle, kesintinin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, dava dilekçesiyle kesinti tarihinden itibaren faiz talep edilmiş olmasına rağmen, dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verildiği görülmektedir. Oysa ki ilk derece mahkemesince, davalı kurumun kesinti işlemi ile birlikte sebepsiz zenginleştiği ve buna göre TBK’nın 117/2. maddesi gereği sebepsiz zenginleşmede, zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte temerrüdün oluştuğu dikkate alınarak, hüküm altına alınan miktar için kesinti tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK’nın 370. maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının bir numaralı bendindeki “(120.000,00 TL’nin dava tarihinden, 236.722,34 TL’nin ıslah tarihi olan 22.02.2017 tarihinden işleyecek yasal faiziyle beraber)” ifadesinin çıkartılarak yerine “kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte” ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 07/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.