Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2022/6208 E. 2022/7561 K. 10.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6208
KARAR NO : 2022/7561
KARAR TARİHİ : 10.10.2022

Davacı … ile davalılar 1-… 2- … İnşaat ve Ticaret A.Ş. 3- …
aralarındaki tazminat -alacak davasına dair Konya 1. Tüketici Mahkemesinden verilen 13/01/2022 tarihli ve 2012/219 E. 2022/19 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairemizce verilen 01/06/2022 tarihli ve 2022/3198 E. 2022/5300 K. sayılı karara karşı, davacı ile davalı … vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, mülkiyeti davalı …’na ait 27108 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerine “Meram Belediyesi … Konutları Projesi” adı altında toplu konut projesi yapılması hususunda davalıların anlaşarak, davalılar arasında …. Noterliği’nin 20.06.2006 tarih ve 21122 yevmiye sayılı “Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesi” imzalandığnıı, inşaatların sözleşme doğrultusunda … A.Ş. tarafından yapılmaya başlanıldığını, projeye davalı … tarafından öncülük edildiği ve alıcılar üzerinde güven etkisi yaratıldığını, bu güvene dayalı olarak tarafından … A.Ş.’den 29.07.2008 tarihli sözleşme ile L Blok 2. Kat 7 nolu dairenin 67.000,00 TL. bedel karşılığı satın alındığını, sözleşme gereğince dairenin 30.12.2009 tarihinde teslim edilmesi gerekirken halen teslimin yapılmadığını, davalılar arasındaki sözleşmenin, davalı … tarafından feshedilmesi ve inşaatın yapımındaki belirsizlikler nedeniyle … ile arasındaki sözleşmenin de ifasının imkansız hale geldiğini, bu durumda davalıların kusurlu olduklarını ileri sürerek, … A.Ş. arasındaki sözleşmenin feshine, ödenen bedelden şimdilik 10.000,00 TL.sı ile dairenin süresinde teslim edilmemesinden dolayı 1.000,00 TL. kira bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, lehine 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, Davanın kısmen kabulü ile, davacı ile davalılardan … İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş arasında imzalanın 29/07/2008 tarihli … Konutları Satış Sözleşmesinin Feshine, 10.000,00 TL sözleşme kapsamında ödenen bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, ıslah ile artırılan miktar yönündeki istemin reddine, kira kaybı tazminatı ve ödeme tarihinden itibaren faiz isteği yönünden açılan davanın reddine, manevi tazminatın koşulları oluşmadığından reddine, dair hükmün davacı ile davalı … Belediyesi Başkanlığı tarafından temyiz edilmesi üzerine 01/06/2022 tarihli ilamla onanmış, bu kez davacı ile davalı … tarafından karar düzeltme tabelinde bulunulmuştur.
1-Davalı Belediyenin karar düzeltme talepleri yönünden yapılan incelemede; HUMK’nın 5219 ve 5236 sayılı kanunlarla değişen 440/III-1. maddesine göre; miktar veya değeri 35.850,00 TL den az olan davalara ait hükümlere ilişkin Yargıtay kararlarına karşı, karar düzeltilmesi yoluna gidilemez. Bu nedenle karar düzeltme dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının karar düzeltme talepleri yönünden yapılan incelemede; Davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme itirazlarının düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK’nın 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Davacı ile davalı … A.Ş. arasındaki sözleşmenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı TKHK.m.4/4 uyarınca, ayıba ilişkin zamanaşımı süresi belirlenmiş olup, yasada ayıba karşı sorumluluğun piyasaya sürüldüğü günden başlayarak 10 yıl sonra zarara ilişkin talep hakkının ortadan kalkacağı şeklinde düzenlenmiştir. TBK 146. maddesinde de “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.” hükümleri bulunmaktadır. Buna göre, davalılar Meram Belediyesi ile … A.Ş arasındaki sözleşmenin feshedildiği ve ifanın imkansızlaştığı 17/08/2011 tarihinden itibaren, 10 yıllık zamanaşımı süresi işlemeye başlayacaktır. Davacı vekili 14/12/2021 tarihli dilekçesiyle, 67.000,00 TL olarak talebini (sözleşme bedeli) ıslah etmiş olup; bu talebe karşı davalı … vekili tarafından ıslah edilen kısım yönünden zamanaşımı itirazında bulunulmuştur. Diğer davalı tarafın ıslaha karşı zamanaşımı yönünden bir itirazının olmadığı dosya kapsamından anlaşılmıştır. Davalılardan birinin zamanaşımı savunması ileri sürüp, diğerlerinin ileri sürmemesi halinde, teselsül kurallarına dayanarak zamanaşımı definde bulunmayanlar ya da süresinden sonra bulunup da bu defileri itiraza uğrayanların zamanaşımı definden yararlanmalarına olanak bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, tüm davalıların süresi içerisinde zamanaşımı itirazında bulundukları kabul edilerek ıslah edilen kısım yönünden davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirirken, bu husus zuhulen gözden kaçırıldığından davacının bu yöne ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulü ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, davalı Belediyenin karar düzeltme dilekçesinin REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle, davacının sair karar düzeltme talebinin REDDİNE, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle, davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyenlerden davalı …’na iadesine, 10/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.