Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2022/5878 E. 2022/7204 K. 03.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5878
KARAR NO : 2022/7204
KARAR TARİHİ : 03.10.2022

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı,çiftçi olduğunu ve 2010 yılı hasat ürünlerinin bir kısmını dava dışı…’a sattığını, davalı ile kardeş olduklarını, davalının borç istemesi üzerine…’ın, satılan ürünlerin bedelini talimatı üzerine davalıya ödediğini, davalının borcunu bir sonraki harman döneminde ödeyeceğini vaadettiğini, fakat ödemediğini, davalının borcunu ödememesi nedeniyle hakkında Hayrabolu İcra Müdürlüğünün 2013/377 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı borçlu tarafından borca itiraz edildiğini, davalının itirazının haksız, yersiz ve hukuksal dayanaktan yoksun olduğunu beyan ederek; itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın bir yıllık zaman aşımı süresi içinde açılmadığını, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, kesinlikle davacı tarafa borcu olmadığını, aralarında davacı tarafın iddia ettiği gibi bir borç verme ilişkisinin bulunmadığını, davacı tarafın iddiasını yazılı delille ispatlaması gerektiğini, ayrıca temerrüt oluşmadan faiz istenemeyeceğini savunarak haksız ve yersiz olan davanın reddine karar verilmesini, % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davacının davasının kabulü ile, davalı tarafın Hayrabolu İcra Müdürlüğünün 2013/377 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 48.821,00 TL asıl alacak ve işlemiş faizi yönünden devamına, şartları oluşmadığından davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı tarafça, davalı borçlu aleyhine Hayrabolu İcra Müdürlüğünün 2013/377 esas sayılı takip dosyasında 48.821,00 TL asıl alacak ve 10.677,75 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 59.498,75 TL üzerinden 21/03/2013 tarihinde genel haciz yoluyla takip başlatıldığı, takibin dayanağının ‘’15/10/2010 borç verilen ayçiçek bedeli’’ olarak belirtildiği, takip talebi ekinde… tarafından alacaklı davacı … adına düzenlenmiş 15/10/2010 tarihli 48.821,76 TL bedelli müstahsil makbuzunun sunulduğu, ödeme emrinin 27/03/2013 tarihinde borçlu davalıya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 28/03/2013 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği ve Hayrabolu İcra Müdürlüğünün 04/04/2013 tarihli kararıyla takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı davacı tarafından süresi içinde itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Davalının takip talebinde talep olunan işlemiş faiz yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 117. maddesinin birinci fıkrası uyarınca; muaccel bir borcun borçlusu, ancak alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş (kesin vade bulunması) veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle borçlu temerrüde düşmüş olur. Kesin vade olmadığı gibi temerrüde düşüren ihtarname de çekilmeden icra takibi yapılmış ise takip tarihinde temerrüt gerçekleşir. (11/12/1957 tarih ve 17/29 sayılı İçihadı Birleştirme Kararı)
Somut olayda; davacı, borcun ödeme tarihinin kesin vade olarak kararlaştırıldığını ispatlayamamış, ayrıca icra takibinden önce de davalı borçluyu borcun ödenmesi konusunda temerrüde düşürmemiş olduğundan, icra dosyasında talep edilen işlemiş faiz yönünden davacının talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işlemiş faiz yönünden de takibin devamına karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.