Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2022/4868 E. 2022/8584 K. 08.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4868
KARAR NO : 2022/8584
KARAR TARİHİ : 08.11.2022

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali ve tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; tahliye talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, itirazın iptali talebinin kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; 01/02/2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesi uyarınca aylık kira bedelinin 150 TL olduğunu, takip tarihine kadar birikmiş kira borcu olan 8.100 TL’nin tahsili için davalı hakkında takip başlattığını, davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; kiralananın tahliyesine, itirazın iptaline, lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı; davacının dayandığı sözleşmedeki imzanın kendisine ait olmadığını, davacı ile arasında sözlü kira sözleşmesi bulunduğunu, talep edilen dönem kira bedelini 31/07/2011 tarihli ve 15.000 TL bedelli çek ile davacıya ödediğini, davacının kötü niyetli olduğunu savunarak, davanın reddini ve lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davalının tahliyesine yönelik talebin konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafından yapılan takibe davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, itiraza uğrayan kabul edilen alacağın % 20’si olan 1628,78 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar, davalının temyizi üzerine, Dairemizin 03/04/2019 tarihli ve 2017/6409 Esas, 2019/2882 Karar sayılı ilamıyla; kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davalının tahliyesine yönelik talebin konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafından yapılan takibe davalının borca, imzaya ve kira akdine karşı yapmış olduğu itirazlarının iptaline, itiraza uğrayan kabul edilen alacağın % 20’si olan 1.628,78 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karar taraflarca temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2) Davacının temyiz itirazlarına gelince;
Davacı itirazın iptali ile takip tutarının %40’ı oranında icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacının itirazın iptali talebi kabul edilmiş olup icra inkar tazminatına davacının talep ettiği % 40 oranında değil %20 oranında hükmedilmiş olması, davalı lehine vekalet ücreti ödenmesini ve davacının yargılama giderinden sorumlu tutulmasını gerektirmez. Bu halde Mahkemece, davalı lehine vekalet ücretine ve davacı aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirir.
3) Kamu düzenine aykırılık yönenden yapılan incelemede;
Harç kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece gözetilmesi gerektiği gibi temyiz nedeni olarak ileri sürülmese dahi Yargıtay tarafından da re’sen gözetilmesi gerekmektedir.
Yargılama harçları ve giderleri, kural olarak davada haksız çıkan, diğer bir değişle aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir (HMK md. 326) Davada haksız çıkan tarafa yükletilecek olan yargılama harç ve giderleri hem davayı kazanan tarafın daha önce peşin olarak ödediği, hem de karar ve ilam harcı ve devlet hazinesi tarafından peşin olarak ödenen giderler gibi, devlete ödenmesi gereken harçlar ve giderlerdir.
Somut olayda; dava, niteliği itibariyle harca tabi olduğu halde, mahkemece harcın hüküm altına alınmaması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki, yukarıda (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın düzeltilerek onanması HMUK’nın 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 6. bendinde yer alan ” Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden 1450,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ” ibaresinin çıkartılmasına, 8. bendinde yer alan “Davacı tarafından yapılan toplam 470,00 TL yargılama giderlerinin kısmen kabul kısmen red oranına göre 235,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin çıkartılarak yerine “8-Davacı tarafından yapılan toplam 470,00 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin yazılmasına, 9. bendinde yer alan “Davalı tarafından yapılan toplam 33,29 TL yargılama giderlerinin kısmen kabul kısmen red oranına göre 16,65 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” ibaresinin çıkartılarak yerine “9-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,” ibaresinin yazılmasına, ayrıca hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak “10-İtirazın iptali davası yönünden alınması gereken 556,31 TL harcın peşin alınan 139,10 TL TL harçtan mahsubu ile kalan 417,21 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına” ibaresinin eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK’nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.