Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2022/11 E. 2022/3911 K. 21.04.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11
KARAR NO : 2022/3911
KARAR TARİHİ : 21.04.2022

MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
DAVACILAR :

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen muarazanın men’i davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacılar; 01/02/2017-31/03/2017 döneminde … mensubu hastalara verdikleri hizmetler sırasında hastalardan aldığı avuç içi okuma kayıtlarında sorun tespit etmesi nedeniyle faturalandırma yapamadıklarını, zira bir aykırılık tespit edilmesi halinde Kurumca çok ağır cezai şartlar uygulanacağı, bu nedenle Kuruma faturalandırma yapmaları gereken süre içerisinde sistem hatasının tespiti için başvurduklarını, Kurumun avuç içi biyometrik kimlik okuma sorununun firma kaynaklı olduğunu kabul etmesine rağmen 60 günlük sürenin geçmiş ve sistemin kapalı olmasını gerekçe göstererek faturalandırma yapmalarına izin vermediklerini, 60 günlük sürenin kaçırılmasının Kurumdan kaynaklanması sebebiyle 01/02/2017-31/03/2017 döneminde sunulan hizmetlerle ilgili olarak medula sisteminin faturalandırmaya açılmasını, taraflar arasındaki muarazanın bu şekilde giderilmesini istemiştir.
Davalı; davacının 60 günlük sürede fatura etmemesinde kusurlarının bulunmadığını beyanla davanın reddini dilemiştir.
İlk derece mahkemesince; sağlık uygulama tebliğinde sistemden kaynaklı sorun yaşanması halinde faturaların manuel olarak faturalandırılabileceğinin açıkça belirtildiğini, bu bakımdan davacıların kurum görüşü beklenilmeden ilgili mevzuat hükümleri doğrultusunda işlem tesis etmesi gerektiğini, davacı SHS’ler tarafından 01/02/2017-31/03/2017 dönemine ait işlemler için kurum görüşü beklenilerek 2 aylık yasal süre içerisinde davalı kuruma faturalandırılmadığını, söz konusu döneme ilişkin işlemlerin faturalandırılmamasında davalı kurumun herhangi bir kusurunun bulunmadığını, dolayısıyla davalı kurum tarafından tesis edilen
işlemlerin mevzuata ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, medula sisteminin faturalandırılmaya açılmaması işleminde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; tarafların istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-)Davacıların temyiz itirazının incelenmesi yönünden;
Kurumca yapılan incelemeler neticesinde; davacıların savunmasının alınması üzerine, davacılarca tüm avuç içi okuma kayıtlarının incelendiği, usulüne uygun yapılan kayıtlarda dahi sistemde geçici sorunlu şeklinde kayıt bulunduğunun anlaşılması üzerine kendilerine cezai işlem uygulanmaması için nasıl faturalandırma yapacaklarını, faturalandırma yapmaları gereken 60 günlük süre içerisinde Kuruma sorduklarını, Kurumun davacılara süresinde cevap vermeyerek faturalandırma yapmakta gecikmelerine sebep oldukları gibi Kurumun 18.06.2018 tarihli iç yazışmasında da hatanın … firmasından kaynaklandığını kabul etmiş olmaları nedeniyle, davacıların … mensubu hastalara 01/02/2017-31/03/2017 döneminde verdikleri hizmetleri süresinde fatura etmemekte haklı nedenlerinin bulunduğu, Kurum kontrolünde olan medula sisteminin hatalı olmasında Kurumun sorumluluğunun bulunması nedeniyle sürenin geçirilmiş olduğu ileri sürülerek faturalandırmaya izin vermemesinin iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığı (TMK m.2) anlaşılmakla, davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedeni yapılmıştır.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK’nın 373/1 maddesi uyarınca, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nın 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanunun 371. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde davacılara iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 21/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.