YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/7022
KARAR NO : 2021/13073
KARAR TARİHİ : 15.12.2021
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki maddi-manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı şirketten 09.12.2011 tarihli fatura ile 12.500 adet okitsu cinsi mandalina fidesi satın aldığını, 2011 yılında … ilçesi sınırlarında bulunan ilgili parsellere 11.435 kökü diktiğini, 3.222 fidenin kökünün bozuk çıkması nedeniyle istenen randımanın alınamadığını, 3.222 fidenin okitsu cinsi olmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla fidelerin bedeli için 10.000,00 TL, dikim masrafı için 1.000,00 TL, fidelerin bakım, sulama ve gübreleme giderleri için 1.000,00 TL, 2013 ve 2014 yılları için ürünlerin farklı cins olmasından kaynaklı zararı için 1.000,00 TL, son üç yıl için elde edilemeyen gelirler bakımından 1.000,00 TL olmak üzere toplam 14.000,00 TL’nin dava tarihi itibariyle yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 03.06.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerini; fidelerin bedeli için 12.888,00 TL, dikim masrafları için 8.000,00 TL, fidelerin bakım masrafları için 20.000,00 TL, elde edilemeyen gelirler ve mahrum kalınan gelirler için 161.100,00 TL olmak üzere toplam 201.988,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı tarafça cevap ve delil listeleri sunulmamıştır.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne, 201.988,00 TL alacağın, 14.000 TL’sinin dava tarihi olan 08.09.2014 tarihinden, kalan kısmın ise ıslah tarihi olan 03.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacı, eldeki dava ile davalı şirketten aldığı fidelerin okitsu cinsi mandalina olması gerekirken farklı çeşit mandalina cinsi olması nedeni ile uğradığı zararın tazminini talep etmiştir. Mahkemece, bozma öncesi verilen karara esas alınan Ziraat Mühendisi … tarafından düzenlenen 20/10/2014 havale tarihli bilirkişi raporunda; Dosya içerisinde bulunan fidan sertifikası ve faturadan fidanların 2011 yılı içerisinde okitsu fidanı olarak satın alındığının görüldüğü, ağaçların 4 yaşında olduğu, okitsu cinsinin bölgede erkenci olarak hasat edildiği, yaygın olarak dikimi bulunan satsuma cinsi mandalina ile arasında olgunlaşma dönemi açısından 30 gün fark
bulunduğu, 2014 yılı için okitsu mandalina fiyatının 0,7 TL, satsuma cinsi mandalinanın fiyatının ise 0,35 TL olduğu, dikili bulunan mandalinalar üzerinde yaptığı incelemede, toplam 3.222 adedinin okitsudan daha ileri dönemde olgunlaşan mandalina çeşidi olduğunun tespit edildiği, bu ağaçların aşılanarak çeşidinin değiştirilmesi mümkünse de verim kaybı yönünden yeni dikilen fidan ile çeşit değiştirme aşısı yapılan fidanın verim vermeye geçme süresinin aynı olduğu belirtilerek, 4 yaşında verim verir durumda olan bir turunçgil ağacının … İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nden re’sen temin edilen yazıdan anlaşıldığı kadarıyla fiyatının 50TL/ağaç olmasına göre; 3.222 adet ağacın 161.100,00 TL, 3.222 adet ağacın söküm, dikime hazırlık ve yeniden dikim bedelinin 8.000,00 TL, 3.222 adet fidan bedelinin 12.888,00 TL, 3.222 adet fidanın 4 yıllık verim vermeye başlayıncaya kadar bakım giderinin 20.000,00 TL olmak üzere toplam zarar miktarının 201.988,00 TL olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Mahkemece işbu bilirkişi rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Yargıtay(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi’nin 18/04/2019 günlü, 2016/11889E., 2019/5106K. sayılı ilamı ile, bilirkişi raporundan davanın süresinde açılıp açılmadığı anlaşılamadığından mahkemece davacının satın aldığı fidelerin özelliklerini anlayabileceği ve zararının tespit edilebilir hale geldiği tarihin, uzman bilirkişi kurulundan alınacak rapor ile belirlenip, hak düşürücü süre ile ilgili madde hükmü değerlendirilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, davalının sair temyiz itirazlarının ise şimdilik incelenmesine gerek görülmediği gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda üç kişilik bilirkişi heyetine dosya tevdi edilerek rapor düzenlenmesi istenmiş, Ziraat Mühendisi olan bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen, 23/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Bölgede okitsu wase mandalina ağaçlarının meyvelerinin Ağustos ayı sonu, Eylül ayı başında hasat olgunluğuna eriştiği, ilk 2 yıl fidanların daha iyi gelişebilmesine olanak tanımak maksadıyla fidanlar üzerindeki meyvelerin Haziran ayında fındık tanesi kadar olduğu dönemde koparıldığı, 3. Yıldan itibaren fidanlar üzerinde oluşan meyvelerin olgunlaşmasına izin verildiği, bu durum göz önüne alındığında erken dönemde çıplak gözle dava konusu taşınmazlarda dikimi yapılan fidanların isminin doğru olup olmadığının en uygun tespitinin 2014 yılı Ağustos-Eylül aylarında yapılabileceği, 3 yaşında bakım durumu iyi mandarin okitsu wasenin dava tarihi itibariyle bölgede serbest piyasa şartlarında yapılan alım-satım değerleri dikkate alındığında 1 kg okitsu wase meyvesinin ortalama 0,70 TL olduğu, 1 kg mandarin satsuma meyvesinin ortalama 0,40 TL olduğu, meyvelerin satış değerleri arasındaki farkın 0,30 TL olmasından hareketle, dava konusu taşınmazda ismi doğru çıkmayan toplam 3.222 adet fidandan elde edilmesi muhtemel meyvelerin satışından dolayı uğranılan zarar miktarının 19.332,00 TL olduğu, dava konusu taşınmazlarda mevcut fidanların ilk dikim tarihi olan Aralık 2011 ve dava tarihi olan 08/09/2014 tarihleri baz alındığında her fidan için asgari levazım değerinin yaklaşık 30 TL olduğu, ismi doğru çıkmayan 3.222 adet fidandan dolayı oluşan asgari levazım bedelinin 96.660,00 TL olduğu belirtilerek, dava konusu taşınmazlarda ismi doğru çıkmayan 3.222 fidandan dolayı oluşan toplam zarar miktarının 115.992,00 TL olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Mahkemece bozma öncesi alınan bilirkişi raporuna hangi gerekçe ile üstünlük tanındığı açıklanmaksızın işbu bilirkişinin değerlendirme sonuç ve kanaatine göre yapılan hesaplamalar dikkate alınarak davanın ıslah edilmiş hali ile kabulüne karar verilmiştir.
HMK’nun 281.maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme yaptırabileceği açıklanmıştır.
Bilirkişi raporu kural olarak hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasındaki çelişki varsa hâkim çelişkiyi gidermeden karar veremez.
Yargılama sırasında alınan 20/10/2014 tarihli ilk bilirkişi raporunda, ağaçların 4 yaşında olduğu, 4 yaşında verim verir durumda olan bir turunçgil ağacının fiyatının 50TL/ağaç olmasına göre toplam zarar miktarının 201.988,00 TL olduğu belirtilmiş, bozma kararına uyularak alınan 23/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda ise, dikimi yapılan fidanların isminin doğru olup olmadığının en uygun tespitinin 2014 yılı Ağustos-Eylül aylarında yapılabileceği, 3 yaşında bakım durumu iyi mandarin okitsu wasenin dava tarihi itibariyle bölgede serbest piyasa şartlarında yapılan alım-satım değerleri dikkate alındığında dava konusu taşınmazda ismi doğru çıkmayan toplam 3.222 adet fidandan elde edilmesi muhtemel meyvelerin satışından dolayı uğranılan zarar miktarının 19.332,00 TL olduğu, dava konusu taşınmazlarda mevcut fidanların ilk dikim tarihi olan Aralık 2011 ve dava tarihi olan 08/09/2014 tarihleri baz alındığında her fidan için asgari levazım değerinin yaklaşık 30 TL olduğu, ismi doğru çıkmayan 3.322 adet fidandan dolayı oluşan toplam zarar miktarının 115.992,00 TL olduğu açıklanmıştır. Alınan raporlar birbirleri ile çelişmektedir. Davalı vekili bu rapora itiraz etmiştir. Mahkemece, hükme esas alınan ilk bilirkişi raporuna hangi gerekçe ile üstünlük tanındığı açıklanmaksızın karar verilmiş ise de; raporlar arasındaki çelişki giderilmeden itiraza uğrayan bilirkişi raporuna göre karar verilmiş olması doğru değildir.
Hâl böyle olunca, mahkemece; öncelikle tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek, karşılaştırmalı, tarafların itirazlarını karşılayan, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli şekilde, önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak uzman bilirkişi kurulundan rapor alınması ve hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.