Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2021/5791 E. 2022/3486 K. 12.04.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5791
KARAR NO : 2022/3486
KARAR TARİHİ : 12.04.2022

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
VEK. AV. …

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davacı vekili tarafından duruşmalı, davalı vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 12/04/2022 tarihinde davacı vekili Av. … … geldi. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekilin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00’e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; davalı şirketin su abonesi olup kartlı sayaç üzerinden su tüketimini gerçekleştirdiğini, yine su ihtiyacını kendi sınırları dahilinde bulunan ruhsatlı ve izinli su kuyusundan karşıladığını, zaman zaman da tankerle su satan kişi ve şirketlerden su satın aldığını, davalı şirket tarafından kaçak su kullandığından bahisle adına tahakkuk ettirilen toplam 181.750 TL bedelli faturanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kaçak su kullanmadığı gibi geçmiş dönem su borcundan da bahsedilemeyeceğini ileri sürerek; toplam 181.750 TL tutarındaki fatura nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı; yapılan kontroller sırasında davacıya ait sayacın mühürleriyle oynandığının ve vidalarının gevşetildiğinin tespit edildiğini, sayacın sökülüp takılması suretiyle kaçak su kullanımının gerçekleştirildiğini, öyle ki kartlı sayaç ile şebeke kontrol sayacı arasındaki m3 farkının da davacı tarafça açıklanamadığını, davacının daha öncesinde de kaçak su kullandığının tespit edildiğini, davaya konu faturanın hukuka uygun olarak tahakkuk ettirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davacının kontrol sayacının sol tarafını sökmek suretiyle kaçak su kullandığının sabit olduğu, 15/12/2012 tarihli kaçak tespit tutanağına istinaden davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen davaya konu fatura bedelinin hukuka ve mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen hüküm; davacının temyizi üzerine; Dairece verilen 12/03/2019 tarihli ve 2017/13601 E. – 2019/1904 K. sayılı kararla; “uyuşmazlığın çözümünde Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozmaya uyan mahkemece verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine, dosyanın gönderildiği mahkemece; 08/02/20211 tarihli bilirkişi heyeti raporu hükme esas alınarak, davacının kaçak su kullanımı nedeniyle davalı şirkete 107.209,18 TL borçlu olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davacının 181.750 TL bedelli faturanın 74.540,82 TL’sinden davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2) 15/12/2011 yürürlük tarihli … Tarifeler Yönetmeliği’nin 46 ncı maddesinde;
“ (1)Kaçak su kullanma süresi; sayacın mühür altına alındığı tarih, son endeks tespit tarihi, suyun kesildiği tarih, abonman sözleşmesi imza tarihi, varsa daha önce kaçak su kullandığına ait tutanağın tarihi, binaya yeni taşınılmış ise yerleşme tarihi, ana hattın bağlantı yapıldığı tarih veya bilenlerin yazılı imza beyanları ile idare tarafından belirlenecek diğer usuller dikkate alınarak belirlenir.
(2) Hesaplanan sürenin 90 günden fazla olması durumunda inandırıcı delik ve belgelerle ispatı gereklidir, bunun mümkün olmaması durumunda kaçak su kullanma süresi 90 gün olarak kabul edilir.
(3) Kaçak su kullanım müeyyidesinin uygulanacağı süre hiçbir surette 365 günü geçemez.”,
47 nci maddesinin dördüncü bendinde ise; “Kaçak su kullanan sanayi aboneleri ve Tarifeler Yönetmeliğinin 38 inci maddesinin 3 üncü fıkrasında sayılan işyerlerinin sayaçsız kaçak su kullanımlarında Yönetmeliğin 46 ıncı maddesine göre kaçak su kullanım süresi tespit edilir. Abonelik Teminat Bedelinin Tespitine Esas Cetvele göre belirlenecek kullanım miktarı esas alınarak ait olduğu tarife grubunun % 50 fazlası ile tahakkuk yapılır, ancak faal olmayan yerler için kullanan birim türüne, niteliklerine ve çalışan kişi sayısına göre tespit edilecek metreküp/gün su tüketimi baz alınarak kaçak su cezası tahakkuk ettirilir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Somut olayda; davacının, davalı şirketin su abonesi olup, tarife grubunun ise “sanayi” olduğu, 15/12/2012 tarihli kaçak tespit tutanağı ile sayacın devre dışı bırakılması suretiyle kaçak su kullanıldığının tespit edildiği, tutanağa istinaden kaçak tahakkuk işlemi yapılarak 181.750 TL bedelli faturanın tahakkuk ettirildiği, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise; davacının kaçak su kullandığı belirtilip, kaçak tespit tarihinden önce davalı şirket çalışanları tarafından yapılan son işlem tarihi belirlenmeden; kaçak su kullanma süresi doğrudan 90 gün kabul edilip, yine kontrol sayacının çapı dikkate alınarak, yönetmeliğe aykırı olacak şekilde kaçak tahakkuk hesaplamasının yapıldığı anlaşılmaktadır. Rapor, bu haliyle hüküm kurmaya elverişli değildir.
Hal böyle olunca mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, davacının kaçak su kullandığı dikkate alınarak, önceki bilirkişiler dışında seçilecek konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden, davalı şirketin davacı taraftan isteyebileceği kaçak tahakkuk bedelinin tespiti noktasında, … Tarifeler Yönetmeliği çerçevesinde hesaplamayı içerir,Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınmak suretiyle, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK’nın 428. maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA, 3.815 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK’nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.