Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2021/3517 E. 2021/5722 K. 31.05.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/3517
KARAR NO : 2021/5722
KARAR TARİHİ : 31.05.2021

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ…
İLK DERECE
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 18. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurusunun ayrı ayrı reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; davaya konu süs havuzuna ait aboneliğin bulunduğu tesisatta takılı olan sayacın arızalı olması nedeniyle hakkında fazla tahakkuk yapıldığını ileri sürerek; ilk okumanın yapıldığı 01/11/2006 tarihini ile yeni saatin takıldığı 01/04/2014 tarihi arasındaki dönemde fazladan tahakkuk ettirilen elektrik enerjisi tüketim ve güç miktarının ve bu tüketime bağlı olarak faturalandırılarak tahsil edilen toplam elektrik tüketim bedelinin şimdilik 100 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiş, 22/12/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini arttırarak 421.717,34 TL’nin ticari faizi tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı; yapılan tahakkukların yerinde olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile, 421.717,34 TL’nin 07/11/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile beraber davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; karar, taraflarca istinaf edilmiştir.Bölge adliye mahkemesince; davacının ve davalının istinaf taleplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine karar verilmiş; karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalının temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2) Davacının, lehine hükmedilen faizin türüne yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Davalı tacir olup, 6102 sayılı TTK m. 19/2 uyarınca taraflardan biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler kanunda aksine hüküm bulunmadıkça diğeri içinde ticari iş sayılır. 6102 Sayılı TTK m.8/1 ve 3095 sayılı Kanun’un 2/2. maddelerine göre ticari işlerde temerrüt faiz oranı TCMB’nın kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranıdır. Hal böyle olunca, davacı alacağının avans faizi ile tahsilini isteyebilir. Bu durumda mahkemece, kabul edilen alacağın avans faizi ile tahsiline karar verilmesi gerekirken, yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HMK’nın 370/2 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının ikinci bendinde yer alan “yasal faizi” ifadesinin çıkartılarak yerine ” avans faizi” ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 31/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.