YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/3095
KARAR NO : 2021/12303
KARAR TARİHİ : 01.12.2021
MAHKEMESİ : SİVAS 3. ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen sözleşmenin iptali ve alacak davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı …’ın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davalı … hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; davalı …’ın şirketine ait internet sitesinde, davalı …’e ait aracın ilanını görerek iletişime geçtiklerini, daha sonra davalı …’in eşi olan diğer davalı … ile görüştüklerini, araçta kusurun olmadığının belirtilmesi üzerine 80.000,00 TL bedel ile davacı … adına satın aldıklarını, kasko sigortası yapmak istediklerinde aracın ağır hasar kayıtlı olduğunu öğrendiklerini, davalılar ile yapılan görüşmeler neticesinde sonuç alamadıkları için noter kanalıyla ihtar çektiğini, ancak olumsuz cevap aldıklarını ileri sürerek; satış sözlemesinin iptali ile ödenen 80.000 TL satış bedelinin ve 15.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmişlerdir.
Davalılar, davanın reddini istemişlerdir.
İlk derece mahkemesince; aracın ayıplı olduğu, bu nedenle davalı satıcı … ve ilanı veren davalı …’ın satış bedelinden sorumlu olduğu manevi tazminatın ise şartları oluşmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile davacı … ile davalı … arasında düzenlenen araç satış sözleşmesinin iptaline, satış bedeli olan 80.000 TL’nin 09/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar
… ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı …’nın davalılardan …’ye yönelik maddi ve manevi tazminat istemi ile davalılar … ve …’a yönelik manevi tazminat istemlerinin reddine, davacı …’nın maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkeme karşı, davalı … tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; araç satış sözleşmesinin tarafının davalı … olduğu, davalı …’ın davacıya yapılan satışın tarafı olmadığı, davacının zararını ancak kendi akidinden isteyebileceği, davalı … tarafından diğer davalı …’a verilen herhangi bir vekaletnamenin olmadığı, davalı … vekili olarak hareket ettiğinin ileri sürülmediği, dosyada bunun aksine herhangi bir kanıt da bulunmadığı gerekçesiyle; davalı …’ın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak; davalı … aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan maddi tazminat davasının kabulü ile aracın davacı … tarafından davalıya iadesine, 80.000 TL satış bedelinin davaya konu aracın davalıya tesliminden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, davacı … tarafından açılan maddi ve manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine, davacı … tarafından davalılardan … aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davaları ile davalı … aleyhine açılan manevi tazminat davasının ayrı ayrı reddine karar verilmiş; karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Usuli kazanılmış hak kurumu, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri hâline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
İlk derece mahkemesince, davalılar … ve … yönünden verilen ret kararları için vekalet ücretine hükmedilmediği, karara karşı, sadece davalı … tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, buna göre, bölge adliye mahkemesince, davalılar … ve … tarafından istinaf yoluna başvurulmadığı dikkate alınarak, kararın kaldırılarak yeniden verilen hükümde, davacılar yararına oluşan usuli kazanılmış hak gereği, davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK’nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacıların sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan; “11-Davacı … tarafından açılıp reddine karar verilen maddi ve manevi tazminat davası yönünden; davalı … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.040,00 TL vekalet ücretinin davacı …’ndan alınarak bu davalılara verilmesine,
“12-Davacı … tarafından açılıp reddine karar verilen maddi ve manevi tazminat davaları yönünden; davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.040,00 TL vekalet ücretinin davacı …’ndan alınarak davalı …’ye verilmesine,
“13-Davacı … tarafından açılıp reddine karar verilen manevi tazminat davası yönünden; davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.040,00 TL vekalet ücretinin davacı …’ndan alınarak davalı …’ye verilmesine,” alt bentlerinin çıkartılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davacı tüketiciler harçtan muaf olduklarından peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 01/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi