YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/5973
KARAR NO : 2021/8599
KARAR TARİHİ : 16.09.2021
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın davalı … yönünden kabulüne, davalı … yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili ve davalı … tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; tarım işi ile uğraştıklarını, mandıra kurmak ve Avrupa Birliği fonlarından tarıma destek teşviklerinden yararlanmak amacıyla davalı … ile 03.12.2012 tarihli danışmanlık ve yüklenici sözleşmesinin imzalandığını, sonrasında diğer davalı …’un yapılan ödemelerle sözleşmeye dahil olduğunu, sözleşmede projeye Ipard kredisi ile başlanacağının kararlaştırıldığını, ancak davalıların hazırladıkları belgelerin ve projenin yetersiz olması sebebiyle Ipard kredi taleplerinin reddedileceğinin sözlü olarak kendilerine bildirildiğini, bunun üzerine davalılar ile alınan ortak karar ile kredi başvurusunun geri çekildiğini, sözleşmenin 9. maddesinin b bendinde Ipard kredisinin alınmaması halinde davalıların aldıkları ödemeleri iade edeceklerinin kararlaştırıldığını, davalılara sözleşmenin 8. maddesinde belirtildiği üzere 70.000 TL, 08.12.2012 tarihinde 13.000 TL, 13.12.2012 tarihinde 100.000 TL ödeme yaptıklarını, gönderdikleri ihtara rağmen ödedikleri bedelin iade edilmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 113.000 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davalı … aleyhine açılan davanın kabulü ile, 113.000,00 TL’nin 24.09.2013 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline, davalı … aleyhine açılan davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazları ile davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacılar eldeki dava ile, davalılar ile aralarında mandıra kurulmasına ilişkin danışmanlık ve yüklenici sözleşmesinin imzalandığını, sözleşmede Ipard kredisinin alınmaması halinde projenin iptal edilerek davalılara yapılan ödemelerin iade edileceğinin kararlaştırıldığı, davalıların hazırladığı eksik proje ve belgeler sebebiyle kredi başvusurunun reddedileceğinin kendilerine bildirildiğini, bunun üzerine kredi başvurusunu geri çektiklerini, ancak davalıların yapılan ödemeleri iade etmediklerini ileri sürerek, 113.000 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş; Mahkemece, dava konusu sözleşmenin davacılar ile davalı … arasında kurulduğu, sözleşmeye göre kredi başvuru işlemlerinin tamamlanmadığı, bu nedenle davalı …’un aldığı ödemeyi iade etmesi gerektiği, davalı …’un ise sözleşmenin tarafı olmadığı, bu nedenle aleyhine açılan davanın haksız olduğu gerekçesiyle, davalı … yönünden davanın kabulüne, davalı … yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Mahkeme gerekçesinden davalı … yönünden davanın husumetten reddedildiği anlaşılmaktadır. Açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi halinde, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7/2 maddesi gereğince, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde davalı … lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7. maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan birinci bent gereğince, davalının tüm temyiz itirazları ile davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle, hükmün yedinci bendinde yer alan “Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiği için karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 11.440,00TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,” cümlesinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına ve yerine “Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiği için karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,” fıkrasının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 6.269,00 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK’nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.