YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/5749
KARAR NO : 2021/4910
KARAR TARİHİ : 29.04.2021
MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : LAPSEKİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen menfi tespit ve alacak davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen kararın süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; üzerinden enerji hattı geçirilen ormanlık alanlar için, davalıdan 49 yıllığına izin ve irtifak hakkı alındığını, Orman Kanunu 17. ve 18. maddeleri Uygulama Yönetmeliği maddelerinde ve kesin izin taahhüt senedinde ödenecek kalemlerin açıkça belirlendiğini, burada ilave ağaçlandırma bedeline yer verilmediğini, ancak bu bedelin talep edilip aksi halde izinlerin iptal edileceği belirtildiğinden ihtirazi kayıtla ödeme yaptığını ileri sürerek davalı idareye ilave ağaçlandırma bedelinden borçlu olmadığının tespitine, ödemek zorunda olduğu ana para ve KDV toplam 1.094.201,62 TL’ nin 05/11/2014 tarihinden işleyecek faiziyle 6183 Sayılı Yasa kapsamında alınacak en yüksek faiziyle taraflarına ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı; Orman Genel Müdürlüğünün 16/07/2013 tarihli 880 sayılı emri uyarınca, ilave ağaçlandırma bedeli alınacağını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
İlk derece mahkemesince; 6831 Sayılı Kanun ve Orman Kanunu’nun 17/3 ve 18’inci maddelerinin Uygulama Yönetmeliğinde ilave ağaçlandırma bedelinin alınacağına dair bir maddenin yer almadığı, kanun ve yönetmelikte yer almayan ilave ağaçlandırma bedelinin davacıdan tahsil edilmesinin hukuki dayanağının olmadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne, 1.094.201.62 TL’nin ödemenin yapıldığı 05/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm taraflarca istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince; taraflar arasında yapılan taahhüt senedinde ilave ağaçlandırma bedeli alınacağına dair bir hüküm bulunmadığı gibi uygulama yönetmeliğinde de bu yönde bir hüküm bulunmadığı, davalının gerekçe olarak ileri sürdüğü 16/07/2013 tarihli genel müdürlük talimatının davacı açısından bağlayıcılığının bulunmadığı, bu nedenle mevzuat ve yasaya aykırı olarak alınan ilave ağaçlandırma bedelini geri istemekte davacının haklı olduğu, davacının 6183 sayılı yasa kapsamında kamu kurumu olmadığından bu yasa uyarınca faiz talebinde bulunamayacağı ancak ticari şirket olması hasebiyle avans faizi isteme hakkına sahip olduğu, ayrıca davalının dava tarihinden önce temerrüde düşürülmediği, bu suretle faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiği gerekçeleriyle davacı ve davalının bu yönlere ilişkin istinaf itirazlarının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, davacının davalıya 1.094.201,62 TL borçlu olmadığının tespitine, 1.094.201,62 TL’nin dava tarihi olan 11/11/2014 tarihinden itibaren 6183 sayılı kanundaki faiz oranlarını geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davalının hükmedilen harca yönelik temyiz itirazlarına gelince;
28/04/2018 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7139 Sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 33. maddesi ile 31/10/1985 tarihli ve 3234 Sayılı Orman Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye “Genel Müdürlük, 02/07/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan, bu Kanunda belirtilen görevleri kapsamında düzenlenen kağıtlar sebebiyle damga vergisinden ve tapu kadastro işlemlerinden kaynaklanan döner sermaye hizmet bedellerinden muaftır.” fıkrası eklenmiş olduğundan, anılan hüküm uyarınca harçtan muaf olduğu halde davalı … Genel Müdürlüğü aleyhine harca hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HMK’nın 370/2. maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle bölge adliye mahkemesi hükmünün 4. bendinde yer alan “Alınması gerekli harç miktarı olan 74.744,92 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 18.686,25 TL harcın mahsubu ile Lapseki Mal Müdürlüğünün 16/08/2017 günlü 1282 sayılı sayman mutemet alındısıyla tahsil edilen 56.058,67 TL harç yeterli olduğundan, yeniden harç tahsiline yer olmadığına” hükmünün çıkarılarak yerine davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına ve Lapseki Mal Müdürlüğünün 16/08/2017 günlü 1282 sayılı sayman mutemet alındısıyla tahsil edilen 56.058,67 TL’nin davalının harçtan muaf olması nedeni ile davalıya iadesine”; hükmün 5. bendinde yer alan “Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 18.686,25 TL peşin harç bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin çıkarılarak yerine “Davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacı tarafından yatırılan 18.686,25 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra istem halinde davacıya iadesine” cümlesinin yazılmasına hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 23,40 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine 29/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.