Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2020/4220 E. 2020/4037 K. 14.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/4220
KARAR NO : 2020/4037
KARAR TARİHİ : 14.09.2020

… vekili avukat … ile … Bilgisayar Eğit. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti. vekili avukat … vekili avukat aralarındaki dava hakkında Bakırköy 2. Tüketici Mahkemesinden verilen 13/04/2016 tarih ve 2015/1278-2016/808 sayılı hükmün davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, yabancı dil öğrenmek için 08.11.2012 tarihinde 2.780,00 TL bedel üzerinden 3 kur kursa kaydolduğunu, sözleşmeye istinaden farklı bedel ve tarihlerde emre yazılı senetler düzenlendiğini, ancak iki hafta kursa gittikten sonra kayıt iptali ve ücret iadesi talebinde bulunduğunu, talebinin reddedildiğini, davalıya 1.500,00 TL ödediğini, kalan senetlerin Bakırköy 5. İcra Müdürlüğü’nün 2013/14254 esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo talebine konu edildiğini, alacaklı vekiline haricen verilen 1.000,00 TL dahil toplam 2.500,00 TL tahsilat yapıldığı halde halen 2.000,00 TL talep edildiğini, TKHK gereğince her bir taksit için ayrı ayrı ve nama yazılı olarak düzenlenmesi gereken senetlerin emre yazılı olarak düzenlenmesi nedeniyle geçersiz olduğunu, kambiyo senetlerine mahsus takip yapılamayacağını ileri sürerek, takibe konu senetler yönünden borçlu olmadığının tespiti ile senetlerin iptaline, davalının % 20 oranında icra-inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının 05.11.2012 tarihinde başlayan eğitim sürecine 03.12.2012 tarihine kadar devam ettiğini, haklı sebep yok iken derslere devam etmediğini ve ödemelerini aksattığını, davacının takip açılmadan önce 1.556,00 TL ve takipten sonra 495,00 TL ödeme yaptığını, kalan 1.230,00 TL ödeme için davacı aleyhinde Bakırköy 5. İcra Müdürlüğü 2013/14254 esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, anlaşmanın tek taraflı ve haksız olarak feshinin geçersiz olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
14.7.2004 günlü ve 5219 sayılı yasa ile HUMK’nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL, 5236 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca 1.1.2016 tarihinden itibaren 2.190,00 TL’ye çıkarılmıştır. Anılan yasada derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 23.2.2005 gün ve esas 2005/13-32, karar 2005/85 sayılı kararı uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyizinin ve temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay daireleri ya da Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda temyiz ya da karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Davacı tarafından temyiz edilen bölüm karar tarihi itibariyle 2.190,00 TL’yi geçmediğinden HUMK’nun 5219 sayılı yasa ile değiştirilen 427. maddesinin 2. fıkrası gereğince davacının temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle davacının miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz dilekçesinin REDDİNE, 14.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.