Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2020/3303 E. 2020/6286 K. 10.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/3303
KARAR NO : 2020/6286
KARAR TARİHİ : 10.11.2020

MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 06/10/2020 tarihinde davalı vekili Av. … ile davacı vekili Av. … geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için başka bir güne bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar vekili; dava dışı arsa maliki ile davacılardan yüklenici … Proje İnş.Tur.Nak.San. ve Tic.Ltd.Şti. arasında 29.03.2007 günü Ankara 39.Noterliği’nde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davacı yükleniciye bırakılan 19 sayılı parseldeki 3 numaralı bağımsız bölümün 29.06.2009 tarihinde davalıya temlik edildiğini, yüklenici edimini süresinde ifa etmediğinden davalının temlik nedeniyle yükleniciye ödediği 52.000,00 TL bedelin iadesi için davacılar aleyhine Ankara 14.İcra Müdürlüğü’nün 2012/195 sayılı dosyasında ödeme makbuzları ve 29.06.2009 günlü temlik sözleşmesine dayanarak takip başlattığını, takibin kesinleştiğini; davacılar Nadire ve …’ün temlik sözleşmesinin tarafı olmaması ve taraflarına ödenen bir bedel bulunmaması nedeniyle davalıya bir borçlarının bulunmadığını; … ve …’ün sözleşmeyi şirket ortağı ve yetkilisi sıfatıyla, şirketi temsilen şirket kaşesinin üzerine imzaladıklarının açıkça görüleceğini, söz konusu sözleşmenin tarafı olmalarının mümkün olmadığını; çünkü, kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici tarafın şirket olup, sözleşmenin tarafının ancak şirket olabileceğini, davacı şirketin davalıya ödediği bedel yönünden borçlu olduğunu; ancak bu bedelin iadesi için temerrüde düşürülmediğinden faiz talep edilemeyeceğini ileri sürerek; Ankara 14.İcra Müdürlüğü’nün 2012/195 sayılı dosyası ile davacılar Nadire ve …’ün davalıya borçlu olmadığının; davacı … Proje İnş.Tur.Nak.San. ve Tic.Ltd.Şti’nin faiz yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; bozmaya uyularak, davanın kabulü ile davacılar … ve …’ün Ankara 14. İcra Müdürlüğünün 2012/195 sayılı dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacı … Proje İnş. Taah. San ve Tic. Ltd. Şti’nin Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2012/195 sayılı dosyasındaki takip talebi içeriğindeki 61.887,37TL işlemiş faiz yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ve davacı lehine 19.900,99 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1.fıkrasında; tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği hüküm altına alınmıştır. Buna göre, davacılar yararına 19.058,15 TL nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 19.900,99 TL vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün, HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün 6. bendinin hükümden çıkarılarak yerine “Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1.maddesine göre takdir edilen 19.058,15 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacılara verilmesine,” söz ve rakamlarının yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 2.540 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacılardan alınıp, davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/11/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.