YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/2605
KARAR NO : 2021/1692
KARAR TARİHİ : 18.02.2021
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki cezai şartın tahsili işleminin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; Sigortalılar ve aile bireyleri hakkında bilgileri dışında düzenlenen, gerçek muayeneye dayanmayan reçeteler düzenlendiğinden bahisle 2009 yılı sağlık hizmeti satın alma sözleşmesinin 5.1.1. maddesi gereğince 20.000 TL cezai şart uygulandığını, cezai şart işleminin haksız olması nedeniyle iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; soruşturma raporunda dinlenen hasta ya da hasta yakınlarının büyük bir çoğunluğunun, özel hastane ya da sağlık ocağına muayene olmadıklarına ilişkin bir beyanda bulunmadıkları, düzenlenen reçetelerin epikriz ile uyumlu olduğu kanaatiyle davanın kabulüne, davacı tarafa, SGK Başkanlığı … Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 20.10.2011 tarih ve 19.726.403 sayılı yazıları ile uygulanan 20.000,00 TL cezai şart işleminin iptaline karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, bir kısım hastalara davacı hastane tarafından sağlık hizmeti verilip verilmediğine ilişkindir.
Davacı hastane tarafından, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …,…, …, …, … ve … isimli hastalara tedavi hizmeti verilmediği halde kuruma, hizmet verilmiş gibi fatura düzenlenmesi suretiyle, davacının taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı davrandığı iddia edilerek, davalı tarafından uygulanan cezai şartın iptali istenmiştir. Ancak tedavi hizmetinin verilip verilmediğine ilişkin tüm hastalar kurum tarafından yapılan teftiş sırasında dinlenilmediği gibi, yargılama
aşamasında da tanık olarak dinlenilmemişlerdir. Oysa ki HMK md. 31 uyarınca hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında bu hastaları tanık sıfatıyla dinlemesi ve davalı hastanede cezai işleme konu tedavi hizmetini alıp almadığı sorularak, gerekirse epikriz kayıtlarının her hasta bazında ayrı ayrı incelenmek suretiyle hizmetin verilip verilmediği tartışılarak, tarafların mahkemece alınan bilirkişi raporlarına karşı yaptıkları itirazlar da karşılanmak suretiyle, tereddüde yer vermeyecek şekilde, ayrıntılı, açıklayıcı, hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine uygun bir rapor aldırılarak, varılacak sonuç dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2- Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 6100 sayılı HMK’nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.