Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2018/7186 E. 2018/12301 K. 04.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/7186
KARAR NO : 2018/12301
KARAR TARİHİ : 04.12.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacılar, davalı ile davacılardan … arasında …… sözleşmesi olduğunu, davalının, davacıların evde bulunnmadığı bir sırada rızaları olmadığı halde ……ya verdiği ikametin içerine rıza hilafını girerek evde bulunan eşyaların tamamını bulundukları yerden alarak aynı apartmanın zemin katında bulunan …… olarak kullandığı yere götürmek suretiyle ikameti boşalttığını, davalının ……… Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/116 esas 2015/16 karar sayılı dosyası ile cezalandırılmasına karar verildiğini, davacılara ait eşyaların kullanamaz hale geldiği ve 12.140,00 TL maddi zararlarının oluştuğunu belirterek 12.140,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, maddi tazminat yönünden davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 12.140,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarih olan 30/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile her bir davacı için ayrı ayrı 3.000’er TL manevi tazminatın haksız fiil tarih olan 30/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre “……lanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı ……… Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, …… ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Somut olayda, davalı ile davacılardan … arasında …… sözleşmesi bulunmakta olup, uyuşmazlık …… ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Dava, 05/03/2015 tarihinde 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Hal böyle olunca, mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
2-) Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

…A./P.M.