Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2018/6052 E. 2018/10249 K. 18.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/6052
KARAR NO : 2018/10249
KARAR TARİHİ : 18.10.2018

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; tarımsal sulama aboneliğinin bulunduğunu, ekili ürünün müvekkiline ait olduğunu, davalı şirketin 01.08.2012 tarihinde … Kasabasında yöre halkının tarlalarındaki ekili mahsullerini sulamada kullandıkları tarımsal sulama aboneliğine ilişkin elektrik enerjilerini herhangi bir bildirim yahut uyarıda bulunmaksızın ana enerji hattından iptal etmek suretiyle kestiğini, 15 gün boyunca devam eden kesinti sebebi ile müvekkilinin yetişmekte olan mahsulünü sulayamadığı, büyük ölçüde zayi ve hasara uğradığını, davalı kurumun ise; kesinti sonrasında elektrik enerjisi alacaklarını tahsil edemediği gerekçesiyle kesintiyi yaptığını, alacaklarını tahsil etmediği sürece elektrik vermeyeceğini beyan ettiğini, ancak 15. günün sonunda yine hiçbir gerekçe göstermeksizin elektriği yeniden verdiğini, elektrik kesintisinin hukuka aykırı şekilde gerçekleştirildiğini, bu şekilde yapılan kesinti nedeniyle zarar oluştuğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla şimdilik 15.000 TL maddi tazminatın hasar (tespit) tarihi olan 16.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faiziyle davalı şirketten tahsilini istemiş, 26/01/2015 tarihli dilekçesiyle talebini 33.077,43 TL’ye yükseltmiştir.Davalı; davacının elektrik tüketim borcu bulunduğunu ve borcun ödenmediğini, dava konusu parsellerde zarara uğrayan kişinin davacı olup olmadığının araştırılması gerektiğini, müvekkili şirket tarafından kesinti yapılmış ise Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 24. maddesinin kendisine verdiği yetki ile yapıldığını, bölgede yaşanan sorunlar ve can güvenliğinin sağlanamaması sebebi ile davalı müvekkili şirketin mağdur olduğunu, delil tespiti dosyasındaki bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, yokluklarında keşif yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davalı … şirketi tarafından mevzuata ve sözleşmeye aykırı elektrik kesintisi yapıldığı, davacının adına kayıtlı aboneliği kullanmak sureti ile dava konusu taşınmazları suladığı, elektriğin kesik olduğu dönemde davaya konu taşınmazların üzerinde patateslerin ekili bulunduğu, taşınmazların elektrik enerjisi kullanılmak sureti ile kuyular aracılığı ile sulandığı, kuyu sularının yeterli miktarda olduğu, başka sulama kaynağının bulunmadığı, elektrik kesintisinden dolayı patateslerin zamanında sulanamaması nedeni ile dava konusu abonelikler tarafından sulanan taşınmazlarda zarar oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü 15.000,00 TL dava tarihi olan 25/12/2012 tarihinden itibaren bakiye 18.077,43 TL’ye ıslah tarihi olan 26/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Uyuşmazlık; davalı … şirketi tarafından yapılan elektrik kesintisi nedeniyle davacıya ait patates ürününde yeterli sulama yapılamamasından kaynaklanan verim kaybına ilişkin tazminat talebidir.Somut olayda; davacı ve davalı arasında tarımsal sulama abonelik sözleşmesinin bulunduğu, davalı … şirketi tarafından 01/08/2012-15/08/2012 tarihleri arasında abonenin borcu olduğu gerekçesiyle elektrik kesintisi yapıldığı, bu süre içerisinde tarımsal sulama yapılamadığı ve patates ürününde verim kaybı olduğu iddia edilmektedir.
Davacı ve davalı arasında düzenlenen Yüksek Gerilim Elektrik Enerjisi Satışına İlişkin Perakende Satış Sözleşmesinin 5/d maddesinde; “ Müşteri, tahakkuk ettirilen fatura bedelini fatura veya ödeme bildiriminde belirtilen ödeme merkezlerine süresi içerisinde ödemekle yükümlüdür. Müşteriye tahakkuk ettirilen fatura bedeli, belirtilen son ödeme tarihine kadar ödenmediği takdirde, son ödeme tarihini izleyen beş iş günü(dahil) içerisinde müşteriye bir kez daha bildirimde bulunulur. Bu bildirime rağmen fatura bedeli bildirimini takip eden beş iş günü (dahil) içerisinde ödenmediği takdirde müşterinin elektriği kesilir” hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinde; dava konusu aboneliğin elektrik borcu bulunduğu, ancak davalı tarafından belirtilen sözleşme hükümlerine göre ikinci defa bildirimde bulunulduğuna ilişkin belge ibraz edilmediği anlaşılmaktadır. Her ne kadar sözleşmeye göre ikinci defa bildirim yapılmadığı sabit ise de; dava konusu elektrik kesintisinin borcun ödenmesi yönünde bildirim niteliğinde olduğu ve davacının, kesinti süresi içindeki; sözleşmede ödemeye yönelik öngörülen 5 günlük sürede bir zararının oluşması halinde tazminat talep edebileceği anlaşılmaktadır.O halde, mahkemece; davalının elektrik kesintisi yapmasının abonelik sözleşmesi hükümlerine göre bildirim niteliğinde olduğu ve kesinti süresinde 5 günlük zararının oluşabileceği ve davalı tarafın bu sürede sulama yapılmaması nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olabileceği kabul edilmeli ve zararın uzman bilirkişi marifetiyle tespit edilerek varılan sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.