Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2018/4116 E. 2019/7421 K. 03.10.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4116
KARAR NO : 2019/7421
KARAR TARİHİ : 03.10.2019

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından, katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; eşyalarını koymak amacı ile davalıdan bir depo kiralandığını, Eylül 2013’te depoya geldiğinde eşyaların su sızması nedeniyle zarar gördüğünü tespit ettiğini, bunun üzerine Ankara 4.SHM’nin 2013/133 D.İş sayılı dosyası ile yapılan tespitte davacının eşyalarının 6.675,00 TL tutarında hasara uğradığının belirlendiğini, söz konusu tespit raporuna dayanılarak Ankara 1.İcra Müdürlüğü’nün 2013/20663 Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı; zararın apartmanın tesisatından kaynaklandığını, davanın kat maliklerine açılması gerektiğini, davacı kiracının depoyu kendisinin kontrol etmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davalı kiraya verenin TBK’nın 301. maddesi uyarınca ifada kusurlu olduğu, ayrıca TBK’nın 69. maddesi uyarınca kusursuz sorumlu olduğu gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile icra takibinin 7.885,90 TL olarak devamına karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 03.12.2015 tarih ve 2015/732 Esas 2015/10650 Karar sayılı ilamı ile “…Mahkemece davalı kiraya verenin TBK 301 uyarınca kusurlu olduğu ve zarardan sorumlu olduğuna karar verilmiş ise de davacı kiracının yaklaşık 6 ay boyunca kiralanana uğramaması, kontrol etmemesi, davalı kiraya verenin davacı kiracı olmadan kiralanana giremeyeceği hususları üzerinde durulmadan ve davacı kiracının karşı kusuru araştırılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece; bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonucunda, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davacının karşı kusuru %15 kabul edilerek davanın kısmen kabulü ile; davalının aleyhine yapılan Ankara 1.İCMD’nün 2013/20663 esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın 6.703,00 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından, katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Davacının yargılama giderine ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece, bozmadan önce 04.11.2014 tarihli ilk kararda toplamda 988,55 TL yargılama gideri hesap edilmiş iken 27.12.2017 tarihli kararda, bozmadan sonra yapılan yeni yargılama giderleri de olduğu halde toplamda 664,90 TL yargılama gideri belirlenmesi doğru değildir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK’nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün yargılama giderine ilişkin 3. fıkrası hükümden çıkartılarak yerine “Davacı yanca bozmadan önce ve bozmadan sonra olmak üzere yapılan toplam 1.083,00 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı göz önüne alınarak toplam 918,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, diğer yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına” ifadesinin yazılması suretiyle hükmün davacı yararına düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.