Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2017/9148 E. 2019/5965 K. 01.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/9148
KARAR NO : 2019/5965
KARAR TARİHİ : 01.07.2019

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, dava dilekçesinde özetle; davalının, konutunda uzun yıllar kiracı olarak serbest muhasebecilik faaliyeti yürüttüğünü, kendisi yurt dışında bulunduğu ve Türkiye’ye gelemediği için kira bedellerini ödemediğini, ödenmeyen kira bedellerinin tahsili için başlatılan takibe davalı kiracının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, cevap dilekçesinde özetle; aralarında kira ilişkisi bulunmadığını, kira sözleşmesi varsa sözleşmeyi ve imzayı kabul etmediklerini, 30.4.2012’de dükkanı başka bir muhasebeciden devraldığını, davacı ile ilk defa 2015 yılında ocak ayında tanıştığını, 31.1.2015’te Balıkesire taşındığını, 28.2.2015’te işyerinin anahtarını teslim ettiğini, iş yerini bu tarihler arasında bedelsiz olarak kullandığını, tanık dinlenmesine muvafakat etmediklerini belirterek davanın reddine ve lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, bilirkişiden kira alacağının hesaplanması konusunda rapor aldırılıp mal müdürlüğünden gönderilen yazılı kira sözleşmesine dayanılarak, taraflar arasında başlangıcı 01/05/2012 olan, aylık 150,00 TL kira bedelli bir kira sözleşmesinin bulunduğu, 28/02/2015 tarihinde sona erdiği, davalının kira bedelini ödediğine ilişkin ispat külfetini yerine getirmediği alınarak davanın kısmen kabulüne; kabul ve reddedilen kısımlar üzerinden davacı lehine icra inkar, davalı lehine ise kötü niyet tazminatına hükmedilmiş; karar taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.

2- İİK 67/2.maddesine göre itirazın iptali davasında borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. Buna göre itirazın iptali davasının kısmen veya tamamen reddi halinde, borçlu lehine hükmedilecek tazminat kötü niyet tazminatı olup, borçlu lehine kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için icra takibinin haksız olmasının yanında takip alacaklısının kötü niyetli olması gerekir. Alacaklı icra takibi başlatmakta kötü niyetli değilse aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilemez.
Somut olayda her ne kadar mahkemece, reddedilen alacak miktarı üzerinden davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmiş ise de, davacının icra takibi yapmakta kötüniyetli olduğu ispat edilememiştir. Bu nedenle davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tazminata karar verilmesi doğru değildir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK’nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazının kabulü ile hükmün 4. bendinde yer alan “Davanın rededildiği kısım üzerinden takdir edilen 1.691,25 TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,” ifadesinin hükümden çıkarılarak yerine “davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine” ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK’nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01/07/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.