Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2017/8589 E. 2019/5024 K. 27.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/8589
KARAR NO : 2019/5024
KARAR TARİHİ : 27.05.2019

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacılar, murislerine karşı icra takibi yapıldığını, asıl alacağı ödemeyi kabul ettiklerini, faizin silinmesini istediklerini, davalının bunu kabul etmediğini,faizin asıl alacağın üç katı olduğunu ileri sürerek gecikme zammı olarak talep edilen 12.214.85.-TL borçlu olmadıklarının tespitine, takibin asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa ödeme emri tebliğinden yasal faiz işletilmesine, % 20 inkar tazminatı alınmasına karar verilmesini talep etmiştir . Davacılar , 23/06/2015 tarihli ıslah dilekçeleri ile 2003 ve 2004 yıllarına ait kira bedeli alacaklarının zamanaşımına uğradığına, takibin 2.901.00.-TL üzerinden devamına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, kira sözleşmesinde gecikme zammı uygulanacağının düzenlendiğini belirterek davanın reddine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir .
Mahkemece, davacıların davalıya …İcra Müdürlüğü’ nün 2015/215 esas sayılı takip dosyasında yapılan takibin 11.709,46 TL.lik kısmına ilişkin borcu bulunmadığının tespitine, davacıların tazminat talebinin İİK.nun 72/5 maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-)HMK’nın 297. maddesine göre mahkemece verilen kararın hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi ve verilen karar ile iki tarafın leh ve aleyhine hükmedilen görev ve hakların gayet açık ve anlaşılır biçimde yazılması gerekmektedir.
Somut olayda, davalının başlattığı icra takibi 4.881.00.-TL asıl alacak, 12.214.85.-TL gecikme zammı olmak üzere toplam 17.095.85.-TL miktarındadır. Mahkemece oluşturulan hükümde ise davacıların takibin 11.709.46.- TL yönünden borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmiş , bu miktarın ne kadarının asıl alacak, ne kadarının faiz ya da gecikme zammı olduğu ise belirsiz bırakılmıştır.
Mahkemece, borçlu olunmayan asıl alacak ve faiz gecikme zammı miktarlarının infazda tereddüt yaratmayacak şekilde açıkça belirtilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
2-)Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir .
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.