Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2017/7339 E. 2019/5407 K. 13.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/7339
KARAR NO : 2019/5407
KARAR TARİHİ : 13.06.2019

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, 10.03.2015 tarihinde açtığı davada; kira farkı alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatmış olduğu İstanbul 11. İcra Müdürlüğü’nün 2014/28661 Esas sayılı icra takibine davalının haksız şekilde itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline,davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul 11. İcra Müd. 2014/28661 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 30.458,00 TL yönünden iptaline, asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline ve kiralananın tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı alacaklı vekili tarafından 21.10.2014 tarihinde başlatılan icra takibinde, İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/442 Esas – 2014/186 Karar sayılı kira tespit kararı ile aylık kira parasının 01.01.2013 tarihinden itibaren 9.000 TL olarak tespitine karar verilmesi nedeniyle 2013 yılı ve onun üzerine endeks artışı da uygulanmak suretiyle 2014 yılı 10. ayına kadarki kira farkı alacağının tahsili isteminde bulunmuştur. Davalı borçlu kira tespit kararı kesinleşmeden kira farkının icra takibine konulamayacağı gerekçesiyle itirazda bulunmuştur. Dosya arasında mevcut İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/442 Esas – 2014/186 Karar sayılı kira tespit kararının davalı kiracı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6.Hukuk Dairesi’nin 04.12.2014 tarihli ilamı ile kira bedelinin brüt olduğunun anlaşılmasına göre hükmün onanmasına karar verildiği, kira tespit kararlarına karşı karar düzeltme yolunun kapalı olması nedeniyle hükmün 04.12.2014 tarihinde kesinleştiği arlaşılmaktadır. Bu durumda davacı tarafça kira tespit kararı kesinleşmeden kira tespit kararına dayanarak kira farkı alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatılmış olduğundan davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde yargılamaya devam edilerek karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nun 440 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.