Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2017/4099 E. 2018/13040 K. 20.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4099
KARAR NO : 2018/13040
KARAR TARİHİ : 20.12.2018

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki …… davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı şirket; davalıların murisi …… Kala ile 10.06.2004 başlangıç tarihli bir yıl süreli ……… sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşmeye uygun olarak işyerinin kullanılmaya başlandığını, yağışlar ile birlikte ………lanan yerde sıkıntıların ortaya çıkması üzerine yaptıkları araştırmalar neticesinde, ………lanan yerin bulunduğu binanın imalat hatası ve standartlara aykırı inşa edilmesi nedeniyle imar mevzuatına aykırı inşa edildiğinden … Belediye Başkanlığınca dava konusu yere ilişkin yıkım kararı bulunduğunu öğrendiklerini; dava konusu yerin ……… borcunu ödeyemediklerinden …… hukuk mahkemesinin kararı ile 13.04.2011 tarihinde mecuru tahliye ettiklerini; ……… sözleşmesinin 10.06.2004, yıkım kararının ise ……… sözleşmesinden önce 13.01.2004 tarihi olup davalıların murisinin yıkım kararından ve binanın eksiklerinden bahsetmeden sözleşme imzaladığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ……… sözleşmesinin uzun yıllar süreceği inancıyla ………lananda yaptığı olağandışı masraflardan şimdilik 10.000.-TL tutarındaki maddi zararın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, dava değerini 19.02.2014 tarihinde 143,200 TL arttırarak , 153,200 TL’ ye yükseltmiştir.
Davalılar; davacı şirketin,10.06.2004 başlangıç tarihli ……… sözleşmesini murisleri ile 01.07.2008 tarihli ……… sözleşmesini ise kendileri ile imzaladığını ……… bedelini ödemediğinden ……… sözleşmesinin feshedilip ………lanan yerden mahkeme kararı ile tahliyelerine karar verildiğini; davacı şirketin bina ile ilgili yıkım kararını bildiğini, binada uzun yıllar yöneticilik yaptığını, davacı şirketin işyerini tahliye etmesi ile yıkım kararı arasında illiyet bağının bulunmadığını; yağmur nedeniyle meydana gelen zararların sigorta şirketleri tarafından karşılandığını, davacının …… 200.201,00 TL masraf yaptığı iddiasının tamamen gerçek dışı olduğunu, tek taraflı beyana dayalı tesbitin hiçbir hukuki hükmünün bulunmadığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 152.302 TL ……ın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava; ………cının, ………lanana yaptığı olağanüstü imalat bedellerinin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince iadesi istemine ilişkindir.
Kural olarak, ………cı tarafından ………lanana yapılan faydalı ve zorunlu imalat bedellerinin dava tarihi itibarıyla uygulanması gereken vekâletsiz işgörme (BK m.414) ve sebepsiz zenginleşme (BK m. 61 vd.) hükümlerine göre ………ya verenden istenmesi mümkündür. Yerleşik uygulama, ………cının ………lanana yaptığı faydalı ve zorunlu masrafların yapıldığı tarih itibariyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 527. maddesi (mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun, 414. maddesi) kapsamında vekâletsiz iş görme hükümlerine göre ………ya verenden isteme hakkı olduğu yönündedir. Kural olarak bu gibi zorunlu ve faydalı masrafların ……… sözleşmesinin başlangıcında yapılmış olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle, ………cı ………lananda kalan ve ………ya veren tarafından benimsenen imalat için sebepsiz zenginleşilen oranında ve yapıldıkları tarih itibarıyla rayiç bedeller üzerinden bedelin tazminini talep edebilir.
Somut olayda; davacı şirketin dava konusu mecuru ………lama konusunda iki farklı tarihte sözleşme imzaladığı, birinci sözleşmenin, davacı şirket ile muris …… Kala arasında imzalanan 10.06.2004 başlangıç tarihli, ikincinin ise mirasçı davalılar ile imzalanan 01.07.2008 başlangıç tarihli ……… sözleşmesi olduğu, ……… sözleşmelerinde demirbaş eşyaların tek tek sayıldığı, 01.07.2008 başlangıç tarihli ……… sözleşmesinin hususi şartlar başlığı altında yer alan 5. bendinde “………cı mecuru teslim aldığı gibi tam ve mükemmel olarak tahliye ve teslim etmek zorundadır. Normal kullanmadan meydana gelebilecek eskime, hasar ve zararı da karşılamak zorundadır. ………cı mecurun içinde ve dışında yapacağı her türlü tadilat, tezyinat, tefrişat, dekor ve yapıtların giderlerini kendisi karşılayacak olup mal sahibi ve ………ya verenden talep edemez. …… değer kazandırsın veya kazandırmasın tahliye esnasında mecur içinde veya dışındaki tüm sabit ve müteharrik tadilat unsurları ve inşaat mecurda kalacak olup, mukabilinde mal sahibi ve ………ya verenden hiçbir bedel talep edilemez.” şeklinde hükmün bulunduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece, taraflar arasında yapılan ……… sözleşmesinde “…… değer kazandırsın veya kazandırmasın tahliye esnasında mecur içinde veya dışındaki tüm sabit ve müteharrik tadilat unsurları ve inşaat mecurda kalacak olup, mukabilinde mal sahibi ve ………ya verenden hiçbir bedel talep edilemez.” şeklinde tarafların özgür iradesi ile kararlaştırılan hükmün bulunduğu bu hükmün geçerli olup tarafları bağladığı, tespit dosyasında belirtilen imalatların lüks imalatlar olduğu, ………lananda yağış nedeniyle meydana gelen zararların sigorta şirketince karşılandığı nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.