Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2017/2929 E. 2017/4846 K. 06.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2929
KARAR NO : 2017/4846
KARAR TARİHİ : 06.04.2017

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dilekçesinde; süre bitimi nedeniyle davalının kiralanandan tahliyesini istemiştir.
Davalı vekili dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm davalının temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin, 13.01.2014 tarih ve 2013/16724 E. 2014/55. K. sayılı ilamı ile ‘’ mahkemece duruşma açılmaksızın evrak üzerinden davanın esası hakkında karar verildiği gibi, davalıya ek cevap süresi verildiği ve bu süre 30.09.2013 tarihinde dolduğu halde cevap süresinin bitmesi beklenmeden davanın esası hakkında karar verilmiştir. Davacı ve davalının hukuki dinlenilme hakkını kısıtlayacak şekilde duruşma açılmaksızın davanın esası hakkında karar verilmesi doğru değildir’’ gerekçe gösterilerek bozulmuş, bozma sonrasında bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ise davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ve 4.260 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ;hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
HMK’nun 331/1 maddesi gereğince; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.
Mahkemece konusuz kalan davada yargılama gideri ve vekalet ücretine davacı ve davalının haklılık durumları gözetilerek karar verilmesi gerekirken, davalının dava açılmasında kusurlu olduğu tespit edilerek davacı lehine vekalet ücretine takdir edilmiş ancak yargılama giderleri ise çelişki doğuracak şekilde davacı üzerinde bırakılmıştır.
Mahkemece hükmün gerekçesinde davacının dava açmasında haklı olduğunun tespit edildiği de dikkate alınarak yargılama giderlerinin de davalıya yüklenmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.