Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2017/1897 E. 2017/6004 K. 25.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1897
KARAR NO : 2017/6004
KARAR TARİHİ : 25.04.2017

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili; müvekkilinin davalının maliki bulunduğu Tifli….:3 Çankaya/Ankara adresinde bulunan taşınmazı 15.08.2010 tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını, müvekkilinin davalıya 2.000 USD depozito ödediğini, kiralanan dairenin tahliye edildiği için kira sözleşmesinin hususi şartlarında yazılı olan ödedikleri 2.000 USD depozitonun sözleşme gereğince davalıdan talep edildiğini, ödenmemesi üzerine de takibe geçildiğini, davalının ise haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirterek davalının Ankara 4. İcra Müdürlüğünün2014/13904 sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacının son ayın kira bedelini ödemeden taşınmazı tahliye ettiğini, sözleşmenin 1. maddesine göre 1 ay önceden yazılı şekilde ihbar yapılarak kiralananın tahliye edilmesi gerektiğini, bu nedenle taşınmazın yeniden kiralanması için geçen süre kadar olan kira bedellerinden de sorumlu olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davada dayanılan ve hükme esas alınan 15.08.2010 tarihli, 1 yıl süreli kira sözleşmesi ile, sözleşmenin 7. maddesi gereğince davalı kiralayana 2.000 USD depozito verildiği hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davacı kiracının kiralayanlara verdiği depozito bedeli ancak, kira bedelleri ve yan giderlerin tamamen ödenmesi ve kiralananın ve kiralanan ile birlikte teslim edilen menkullerin tahliye tarihinde tam ve sağlam olarak kiralayanlara teslimi halinde

mümkündür. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; kira bedellerinin kiraya mahsup edilemeyeceğinden kira borcu olup olmadığı hususunda bir değerlendirme yapılmadığı beyan edilmiştir. Bu durumda, kiralayan tarafından ödenmeyen kira bedelleri ve taşınmazın süresinden önce tahliye edilmesi nedeniyle, yeniden kiralanana kadar olan kira bedelleri olduğu savunulduğuna göre, davalı kiralayanın bu savunmaları üzerinde durulmalı, talep edilen kira ve makul süre kira bedeli talebinin tespit edilmesi gerekmektedir. Bu durumda Mahkemece, davacı kiracının ödenmeyen kira bedeli ve taşınmazın boş kaldığı süreye ilişkin borcunun bulunulup bulunmadığının belirlenmesi ve hasıl olacak sonuca göre depozito bedelinin ne kadarı yönünden iade şartlarının oluşup oluşmadığının tespit edilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken kira bedellerinin depozitodan mahsup edilemeyeceği gerekçesi ile eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA peşin alının temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.