Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2016/3441 E. 2017/13952 K. 16.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3441
KARAR NO : 2017/13952
KARAR TARİHİ : 16.10.2017

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, davalının kat maliki olduğunu, yakıt borcunu ödemediğini ileri sürerek 21.709.00.- TL nin faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, dairesinde yakıttan yararlanmadığını, kalorifer tesisatının bulunmadığını ,taşınmazda kat irtifakı ve kat mülkiyetinin kurulmadığını belirterek davanın reddini istemiştir .
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulüne; 5.181,76 TL asıl, 3.787,80 TL işlemiş faiz, alacağının, asıl alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davaya konu taşınmazda dava tarihi itibariyle kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurulmadığından uyuşmazlık, Kat Mülkiyeti Yasasına göre çözülemez, genel hükümlere göre çözülmelidir.
Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı (geçerli) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) mal varlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır.
Dosyadaki belgelerden davaya konu taşınmazın tarla niteliği ile tapu siciline kayıtlı olduğu, kat irtifakı ve kat mülkiyetinin kurulu olmadığı , yapılan keşifte de davalının dairesinde kalorifer tesisatının ve peteklerin bulunmadığı , davalının yakıt borcu dışında ortak gider borcunun bulunmadığı anlaşılmaktadır .
Davalının dairesinde kalorifer tesisatı hiç kurulmadığından ortak yakıttan yararlanmadığı ve yakıt giderini hiç ödemediği konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Diğer bir anlatım ile davalı, davacı aleyhine sebepsiz zenginleşmemiştir, davalı bedelini ödemediği yakıttan yararlanmadığından davacının fakirleşmesi de sözkonusu değildir.
Mahkemece anılan nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli bulunmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.