Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2016/18683 E. 2016/16671 K. 27.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/18683
KARAR NO : 2016/16671
KARAR TARİHİ : 27.12.2016

MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davada, çeyiz eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istenilmiştir.
Davalı taraf, süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş, sonradan verdiği 24.03.2016 tarihli dilekçesiyle, boşanma davasına verilen cevap dilekçesinde eşya alacağına ilişkin cevaplarınında sunulduğunu bildirerek, davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın boşanma istemi ile birlikte açıldığı, 24.12.2015 tarihi tensip zaptında çeyiz eşyalarına ilişkin istemin ayrılarak yeni esasa kaydına karar verildiği, ancak davaların ayrılması kararının davalı tarafa tebliğ edilmediği, bu karardan habersiz olan davalının boşanma dosyasına gönderdiği dilekçe ile tüm talepler için yetkisizlik itirazında bulunduğu, dolayısıyla yetkisizlik itirazının ayrılan iş bu dosya içinde geçerli olduğu gerekçesiyle; dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, dosyanın yetkili ve görevli …’ Aile Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Bilindiği üzere, TMK’nun 220 vd maddelerinde düzenlenen kişisel eşyanın iadesi davalarında yetkili mahkeme, HMK’nun 6. maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Anılan genel yetki kuralı, kamu düzenine ilişkin değildir. Yetkinin kamu düzenine ilişkin olmadığı hallerde, yetki itirazı ancak ilk itiraz olarak ileri sürülebilir(HMK. Md.116) .Dava, kişisel eşya olduğu ileri sürülen ev eşyalarının iadesi istemine ilişkin olup, birlikte açılmış olduğu boşanma davasından ayrılmıştır. Yeni esasına kaydedilen iş bu davada, dava dilekçesi ve tensip zaptı davalı tarafa tebliğ edilmiş, ancak davalı taraf yasal cevap süresi içinde davaya karşı cevap dilekçesi sunmamıştır.Buna göre, mahkemece; davaların ayrılmasına dair ara kararı nedeniyle iş bu davanın, yeni bir dava olduğu ve yapılan tebliğ işlemine rağmen davalı tarafça yasal süresi içinde yetki ilk itirazında bulunulmadığı gözetilerek, davanın esasının incelenmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın yetki yönünden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK’nun 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.