Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2016/16717 E. 2017/5748 K. 19.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/16717
KARAR NO : 2017/5748
KARAR TARİHİ : 19.04.2017

MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki iştirak nafakası ve yoksulluk nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, yoksulluk nafakası davasının reddine ,iştirak naafakası davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin eski eşi davalı …’ ile anlaşmalı boşandıklarını, müvekkilinin boşanmadan sonra yoksulluğa düştüğünü, davalının boşanmadan sonra 11 yaşında 6. sınıf öğrencisi müşterek çocukla ilgilenmediğini, davalının maddi durumunun son derece iyi olduğunu bu nedenle müvekkili için 300,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk için 700,00 TL iştirak nafakası bağlanmasını ve nafakanın yıllık ÜFE – TÜFE oranları bazında düzenli olarak artırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı davanın reddini talep etmiştir .
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; “…Davacı kadın için süresinden sonra açılan yoksulluk nafakası davasının reddine, Müşterek çocuk 13/05/2003 doğumlu Nisa Doğa Tosunoğlu’nun baba yanında kaldığı sabit olduğundan bu yönüyle iştirak nafakası konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,:..” karar verilmiş, sözkonusu karar davacı vekilince temyiz edilmiştir .
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-)TMK.nun 327.maddesinin 1.fıkrasında “çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler anne ve baba tarafından karşılanır” aynı kanunun 328/1. maddesinde ” ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder” 329/1 maddesinde de ” küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir” hükmü yer almaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; boşanma sonucunda ortak çocuğun velayetinin davacı anneye verildiği ve halen velayetin davacı annede bulunduğu müşterek çocuğun dava tarihi olan 05.01.2015 tarihi itibari ile davacı annenin yanında bulunduğu, Ekim 2015 de davalı babanın yanına geçtiği ve babayla kalmaya başladığı dosya içeriğiyle sabittir .
İştirak nafakası velayetin fiilen (eylemli olarak) kullanılmasına bağlı bir haktır. Velayetin kendisine bırakıldığı eş çocuğa bakmayıp karşı taraf çocuğa bakıyorsa çocuğa bakan, velayetin değiştirilmesi davası açmak zorunda olmadan doğrudan iştirak nafakası talebinde bulunabilir. Velayet değiştirilmeden çocuğa bakan iştirak nafakası davası açıp iştirak nafakasına hükmolunduktan sonra çocuk velayetinde bulunduğu tarafın yanına giderse bu taraf nafakanın kaldırılmasını her zaman isteyebilir ve nafaka kaldırılır.
Açıklanan nedenlerle dava tarihi olan 05.01.2015 tarihinden -Ekim 2015 tarihine kadar velayeti davacı annede olup, davacı anne yanında kalan ve anne tarafından bakılan ortak çocuk için hakkaniyete uygun (T M K 4. maddesi) bir miktarda iştirak nafakasına hükmolunmasına karar verilmesi gerekirken; “Müşterek çocuk 13/05/2003 doğumlu Nisa Doğa Tosunoğlu’nun baba yanında kaldığı sabit olduğundan bu yönüyle iştirak nafakası konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,” şeklinde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödenen peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.