Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2016/1252 E. 2016/7892 K. 23.05.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1252
KARAR NO : 2016/7892
KARAR TARİHİ : 23.05.2016

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketçe elektrik tüketim faturalarına yansıyan kayıp kaçak bedelinin haksız ve usulsüz olduğunu belirterek 63.167,85 TL’nin faturaların ödendiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine yönelik olarak verilen 06.11.2013 tarihli hükmün, davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 2014/2058 Esas- 2014/8743 Karar sayılı ilamı ile “…davacının istediği miktar hususunda gerekirse bilirkişi incelemesi de yapılmak suretiyle, davacının ne kadar miktar alacağı olduğu belirlenerek, davacının davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya uygun görülmemiş…” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yeniden yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulü ile, 63.167,85 TL’nin 6.895,44 TL’sine 15/02/2011 tarihinden, 12.733,21 TL’sine 13/05/2011 tarihinden, 11.737,47 TL’sine 15/06/2011 tarihinden, 2.522,34 TL’sine 15/08/2011 tarihinden, 11.141,15 TL’sine 14/10/2011 tarihinden, 8.939,12 TL’sine 21/11/2011 tarihinden, 9.199,12 TL’sine 04/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir
Ancak, somut olayda mahkemece, davacıya iadesine karar verilen toplam alacağın, dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, dava tarihinden önce temerrüde düşürülmediği anlaşılan davalı aleyhine olacak şekilde, her bir alacak miktarına ödeme tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi doğru değilse de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hüküm fıkrasının 1. bendinin hükümden çıkarılarak yerine ” Davanın kabulü ile, 63.167,85 TL’nin dava tarihinden (02.02.2012) itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine ” ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.