Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2016/10344 E. 2016/16977 K. 29.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10344
KARAR NO : 2016/16977
KARAR TARİHİ : 29.12.2016

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK (TİCARET) MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı dağıtım şirketinin, düzenlediği faturalar ile kendisinden hukuka aykırı olarak kayıp-kaçak ve diğer bedeller adı altında fazladan ücret tahsil ettiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere, şimdilik 5.000,00 TL’nin işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesi ile de talebini 173.133,59 TL’ye yükseltmiştir.Davalı; perakende elektrik satış sözleşmesini davalı şirketle yapılmadığını, sözleşmenin tarafı olmayan davalı şirketin kayıp kaçak ve diğer bedellerin iadesinden sorumlu tutulamayacağını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; …Elektrik Perakende Satış A.Ş.’nin lisansında belirtilen elektrik enerjisi ve/veya kapasitesinin perakende satış ve perakende satış hizmetleri faaliyetlerine 01/01/2013 tarihinde başladığı, davalı …Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin, dava dışı … Elektrik Perakende Satış A.Ş ile müteselsil borçlu olarak sorumlu olduğu iki yıllık yasal sürenin dolmasından sonra davacı tarafça davalı … Elektrik Dağıtım AŞ aleyhine işbu davanın açıldığı, davalının taraf sıfatına haiz olmadığı gerekçesiyle HMK’nun 114/1-d ve 115. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu sebebi ile davanın usulden reddine reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafıından temyiz edilmiştir.
1-) Dava, elektrik abonesinden tahsil edilen kayıp-kaçak ve diğer bedellerin istirdatı istemine ilişkindir.Davada sıfat, tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Sıfat, davanın tarafı ile dava konusu hak arasında “hak ilişkisine dayalı bağ” dır. Taraf ve dava ehliyeti; davanın tarafları ile ilgili olduğu halde, sıfat, dava konusu hakka ilişkindir.Uygulamada sıfat yerine genel olarak “husumet”, davacı bakımından “aktif husumet ehliyeti”, davalı bakımından “pasif husumet ehliyeti” tabirleri kullanılmaktadır.Dosyanın incelenmesinde; davacı taraf ait elektrik abonelik sözleşmesinin ve dava konusu döneme ilişkin elektrik fatura suretlerinin dosya arasına alınmadığı ve mahkemece, davacı şirketin tarafı olduğu abonelik sözleşmesinin hangi elektrik şirketi (dağıtım ya da perakende satış) ile imzalandığı ve dava konusu fatura bedellerinin hangi şirket tarafından tahsil edildiği araştırılmadığı gibi fatura bedellerinin perakende satış firmasınca tahsil edilmesi halinde dahi bu bedeller dağıtım firmasına aktarıldığından davalı Dağıtım şirketine husumet yöneltilmesi tabiidir. Eksik inceleme ile hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.O halde mahkemece, davacı şirket tarafından akdedilen elektrik abonelik sözleşmesi/sözleşmeleri ile dava konusu döneme ait elektrik fatura suretleri ilgili kurumdan celp edilerek, dava konusu kayıp kaçak ve diğer fatura bedelleri bakımından husumetin hangi şirkete yöneltilmesi gerektiği araştırılıp, 17.06.2016 tarihinde R.G.de yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanunun 21. Maddesi ile 6446 sayılı Kanunun 17. Maddesinde yapılan değişikliklerde kayıp-kaçak ve diğer bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edildiği gibi karar tarihi sonrasında yürürlüğe giren bu yasa değişiklikleri halen devam eden davalar da uygulanacağından 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 17. Maddesi ile Geçici 19 ve 20. maddelerinin somut olaya etkisinin bulunup bulunmadığının da tartışılarak, hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın husumetten reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2-) Bozma nedenlerine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı taraf yararına BOZULMASINA, ikinci bendde açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca karar düzeltme yolu açık olmak üzere 29.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.