YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8508
KARAR NO : 2015/14793
KARAR TARİHİ : 01.10.2015
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/03/2015
NUMARASI : 2014/1208-2015/146
Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili hakkında, kaçak elektrik kullandığından bahisle tutanak tutulduğunu, akabinde ceza davası açıldığını, müvekkilinin, kaçak tutanağına istinaden 07.11.2012 tarihinde davalıya 2.250,13 TL ödediğini, ceza davasının yargılaması sonunda müvekkilinin beraatine karar verildiğini belirterek; müvekkilinin davalıya ödemek zorunda kaldığı 2.250,13 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kaçak tutanağının usulüne uygun düzenlendiğini, ceza mahkemesince verilen beraat kararının hukuk hakimini bağlamayacağını, yapılan ödemenin ihtirazi kayıt konulmadan yapıldığını ve istirdatının mümkün olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; davacının kaçak elektrik kullanmadığı, normal tüketim borcunun 40,77 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 2.209,36 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan istirdatına karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin, 16.09.2014 tarih, 2014/4270 E.; 2014/11857 K. sayılı ilamıyla; ceza mahkemesinin kesinleşmiş beraat kararının görülmekte olan dava yönünden kesin hüküm oluşturmayacağı, kaçak tespit tutanaklarının aksi ispat edilinceye kadar geçerli kabul edilen belgelerden olduğu gerekçesiyle, konusunda uzman bilirkişiden sayaç ayar raporu ve kaçak tutanağındaki belirlemelerin irdelenmesinin istenilmesi, ardından da, eylemin sabit görülmesi durumunda davalının davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin, tutanağın düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektirdiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararına uyma kararı alan mahkemece; elektrik mühendisi bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişi, davacının kaçak elektrik kullanmadığını, tüketimlerin sayaçtan geçtiğini, davacının sorumlu olduğu normal tüketim bedelinin 40,80 TL olduğunu, davacıdan tahsil edilen 2.250,13 TL’den, normal tüketim bedeli olan 40,80 TL çıkarıldıktan sonra bakiyenin 2.209,33 TL olduğunu rapor etmiş, mahkemece benimsenen rapor doğrultusunda, davanın kısmen kabulü ile 2.209,33 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kaçak elektrik tutanağına istinaden tahakkuk ettirilen fatura bedelinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile buna bağlı olarak ödenen bedelin davalıdan istirdatı istemine ilişkindir.
Kural olarak, bozma kararına uyan mahkeme, artık bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Çünkü, mahkemenin bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli müktesep hak doğmuştur. Bu kazanılmış hak yeni bir hükümle ortadan kaldırılamaz.
Somut olayda mahkemece, bozma ilamına uyma kararı verilmiş ise de bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.
Zira; dosyadaki bilgi ve belgelerden; mahkemece verilen kısmen kabul kararının Dairemizce, uzman bilirkişiden sayaç ayar raporu ve kaçak tutanağındaki belirlemelerin irdelenmesi hususunda rapor alması için bozulduğu, bozmaya uyan mahkemece, elektrik bilirkişisinden rapor alındığı ancak raporda bozma ilamında belirtilen hususlarda inceleme ve değerlendirme yapılmadığı, mahkemenin, yetersiz rapor doğrultusunda hüküm tesis ettiği anlaşılmaktadır.
Dairemizin bozmasında da ifade edildiği üzere, davacı hakkında verilen beraat hükmünün, görülmekte olan davada, mahkemeyi bağlamadığı kuşkusuzdur. Diğer taraftan, kaçak elektrik tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan resmi belgelerden olup, ispat yükü bu belgenin aksini ispat eden davacı tarafa düşmektedir.
Davacı, kaçak tespit tutanağının aksini ispat edememiştir.
Hal böyle olunca mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, dosyanın önceki bilirkişiden farklı konusunda uzman bilirkişiye verilmesi, davalının, davacıdan talep edebileceği kaçak elektrik bedelinin, tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınması ve hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.