Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/6929 E. 2015/9556 K. 26.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/6929
KARAR NO : 2015/9556
KARAR TARİHİ : 26.05.2015

MAHKEMESİ : ALANYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/05/2014
NUMARASI : 2011/412-2014/342

Taraflar arasında birleştirilerek görülen tazminat ve itirazın iptali davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl dava ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davacı vekili ile davalılardan M.. Ö.. ve I.. Ö.. vekili Av. B.. K.. tarafından temyiz edilmiş, hükmün duruşmalı olarak incelenmesi davalılar M.. Ö.. ve I.. Ö.. vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 10.03.2015 duruşma günü için tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. E.. Ö.. ile davalılar M.. Ö.. ve I.. Ö.. vekili Av. B.. K.. geldi. Davalı C.. U.. adına gelen olmadı. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra, eksikliğin giderilmesi bakımından dosya mahalline geri çevrilmiş, bu kez yeniden gelmekle; dosyadaki bütün kağıtlar okunarak Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü :

Y A R G I T A Y K A R A R I

Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde; 10/06/2011 tarihli dilekçesinde müvekkilinin , dava dışı S.. U.., Y.. U.., H.. U.., O.. U.. ve O.. B..’un paydaşı olduğu … ilçesi … Mah 258 ada 263 parsel sayılı taşınmazı 13/09/1996 tarihli resmi senet ile satın aldığını, satışa dayanak olan vekaletnamenin sahte olup bu vekaletnameyi … 1. Noteri I.. Ö.. ve başkatip M.. Ö..’un düzenlediğini, müvekkilinin satıştan hemen sonra üzerinde otel bulunan taşınmaz için faaliyete başladığını, müvekkilinin satın alma aşamasında asıl paydaşlarla hem de vekil olarak hareket eden davalı C.. U.. ile defalarca görüştüğünü, davaya konu arsanın bu kişilerin evlerine çok yakın mesafede olup inşaat faaliyetlerinin bilgi ve görgüleri çerçevesinde gerçekleştiğini, davalılardan M.. Ö..’un noter başkatibi olup sahte vekaletnameyi tanzim eden kişi olduğunu, diğer davalı C.. U..’un ise bu sahte vekaletnameyi bilerek ve isteyerek kullanan kişi olduğunu, diğer davalı I.. Ö..’un da noterlikte çalıştığını ve davalı M.. Ö..’un eşi olduğunu ve bu işlemlerden haberinin olduğunu, davalılardan C.. U..’un işlediği suçtan ötürü ceza aldığını ve kendisinin borca batık birisi olduğunu, satıcılardan Y.. U.., S.. U.. ve H.. U..’un davalı C.. U..’a vekaletname vermediklerini iddia ederek satışın iptali yönünde dava açtıklarını, Alanya 2 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/1074 esas sayılı dosyasında taşınmazın bu kişiler adına tesciline ilişkin karar verildiğini, müvekkilinin gelişen bu olaylardan ağır şekilde zarar gördüğünü, müvekkilinin
./..
taşınmazı tamamen iyi niyetle satın alıp arsa değerinin çok çok üstünde otel inşa ettirdiğini bu nedenle Alanya 4 Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtığını belirterek müvekkili lehine fazlaya ilişkin hakları kalmak kaydıyla 300.000,00 TL’nin (ıslahla 2.099.928 TL) tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde, Alanya 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/638 esas sayılı dosyasında davacı tarafça dava konusu olaya ilişkin icra dosyasına ödenen toplam 61.400,00 TL’nin tahsili için Alanya 2. İcra Müdürlüğünün 2011/3588 Esas ve Alanya 1. İcra Müdürlüğünün 2011/5845 Esas sayılı dosyalarıyla takip yapıldığı, davalıların takibe itiraz ettiğini belirtilerek itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın % 40’ı oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılardan M.. O.. Ö.. ve I.. Ö.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı vekilinin tüm, davalılar vekilinin ise birleşen davaya yönelen sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Asıl dava; sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir.
Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) mal varlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır.
Somut olayda; (taraflar arasında görülen temliken tescil davasında arzın bedeli olarak depo edilen) davaya konu alacak miktarı, dava tarihi itibariyle, arz maliklerine ödenmemiştir. Diğer bir anlatımda, sebepsiz zenginleşme durumu, depo edilen bedelin arzın maliklerine ödenmesi durumunda gerçekleşecektir.
O halde mahkemece; eldeki davanın açıldığı 10.06.2011 tarihi itibariyle, temliken tescil davasında depo edilen arzın bedelinin bina maliklerine ödenmediği, ödemenin dava tarihinden sonra Nisan 2014’de yapıldığı anlaşılmakla, dava açma koşulları oluşmadığından davanın reddi gerekirken, davanın kabulü doğru görülmüştür.
Bozma nedenine göre, davalılar vekilinin asıl davaya yönelen diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
./..
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA,Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı tarafa iadesine, 26.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.