YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/6662
KARAR NO : 2015/9627
KARAR TARİHİ : 27.05.2015
MAHKEMESİ : DİYARBAKIR 5. ASLİYE HUKUK(TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/12/2013
NUMARASI : 2013/1409-2013/1452
Taraflar arasında görülen tüketici sorunları hakem heyeti kararına itiraz davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine ve sonrasında davacının temyiz isetiminin reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dava; elektrik abonelerinden tahsil edilen kayıp/kaçak bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmet bedeli, sayaç okuma bedeli ve iletim sistemi kullanım bedeli ilgili hakkında verilen Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararının itiraz yolu ile iptali istemine ilişkindir.
Davaya konusu, miktar itibariyle karar tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 22.maddesinde ve HUMK’nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırının altında bulunmakta ise de; kayıp-kaçak bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmetleri bedeli, sayaç okuma bedeli, iletim sistemi kullanım bedelinin alınıp alınmaması hususunda verilen hükmün salt alınan bu bedele münhasır olmayıp, sonraki faturaların düzenleme biçimine de etkisi olacağı, bir başka deyişle kararın ard etkisinin bulunduğu ve bu yöndeki talebinde devamlılık arz eden bir isteme ilişkin olduğu kuşkusuzdur.
Yine, kayıp-kaçak bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmetleri bedeli, sayaç okuma bedeli, iletim sistemi kullanım bedeli uygulaması nedeniyle eldeki dosyada tek bir abone uyuşmazlığı yargıya taşımış olmasına karşın, ortada tüm aboneleri ilgilendiren, toplu bir hak uyuşmazlığının bulunduğu her türlü duraksamadan uzaktır.
Bu itibarla, kayıp-kaçak bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmetleri bedeli, sayaç okuma bedeli ve iletim sistemi kullanım bedelinin yürürlükteki mevzuat hükümlerine uygun olduğu yönünde tespit istemini de içeren böyle bir davada verilen karar, konu ile ilgili mevzuat hükümlerinin ileriye dönük uygulanıp uygulanmaması yönünde de sonuç doğuracağından, temyiz incelemesinde 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 22.maddesi ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427. maddesinde belirtilen kesinlik sınırının gözetilmemesi gerektiğine; dolayısıyla bu davanın miktar ve değerine bakılmaksızın temyizinin olanaklı bulunduğuna oybirliğiyle karar verilmiştir.
./..
Nitekim Hukuk Genel Kurulunun 13/05/2009 günlü ve 2009/13-122 E.-2009/189 K., 13/10/2010 günlü 2010/13-406 E.-2010/503 K. sayılı kararlarında da aynı hususlara değinilmiştir.
Bu nedenle kararın kesin olduğundan bahisle temyiz dilekçesinin reddine dair mahkemece verilen ek kararın kaldırılmasına karar verilerek, yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesinin incelemesine geçildi:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle HGK. nun aynı konuya ilişkin 21.05.2014 günlü ve 2013/7-2454 E.-2014/679 K. sayılı kararına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2,50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 27.05.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.