Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/5321 E. 2015/14258 K. 16.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5321
KARAR NO : 2015/14258
KARAR TARİHİ : 16.09.2015

MAHKEMESİ : MALATYA 1. AİLE MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2014
NUMARASI : 2014/555-2014/957

Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin özel üniversitede okuduklarını, davalı babaları ile anneleri arasındaki boşanma davasının devam ettiğini, davalının çocukların ihtiyaçlarını gidermeyeceğini söylediğini, müvekkillerinin üniversite harçlarını yatırması gerektiğini belirterek Ezgi için aylık 2.750 TL ve Sena için aylık 3.250 TL olmak üzere toplam aylık 6.000 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak müvekkillerine verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin, çocuklarının ihtiyaçlarını karşıladığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir.
TMK.’nun 328/1.maddesinde; “çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler”,
TMK.’nun 364/1.maddesinde; “herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür”,
TMK.’nun 365/2 maddesinde; “dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir” düzenlemeleri yer almaktadır.
Hukuk Genel Kurulunun 07.06.1998 tarih, 1998/656 E; 688 K.sayılı ilamında da; “…yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği…” vurgulanmıştır.

Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir.
Okumakta olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için gerekli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde TMK.’nun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir.
Somut olayda; davacıların annesi ile davalı arasında boşanma davasının devam ettiği, davacıların anneleri ile birlikte yaşadıkları, annelerinin ev hanımı olduğu, davacıların ikisinin de özel üniversitede burs almadan okudukları, davalının ise kereste üzerine iş yerinin olduğu, adına kayıtlı aracı ve birçok gayrimenkulünün bulunduğu anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece; davacılar lehine, davacıların eğitim ve sosyal durumu ile nafaka yükümlüsü olan davalı babanın tesbit edilen gelir durumuna uygun miktarda nafaka takdir edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddedilerek nafaka takdir edilmemiş olması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.