YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/474
KARAR NO : 2015/20534
KARAR TARİHİ : 17.12.2015
MAHKEMESİ : KONYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/10/2014
NUMARASI : 2011/645-2014/553
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, dava dilekçesinde; davalının tarımsal sulama abonesi olduğunu, müvekkili şirkete olan fatura borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Konya 6. İcra Müdürlüğünün 2010/4003 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde borcun 5.000,00 TL’si kabul edilerek, bakiyesine yönelik davalı itirazı üzerine icra takibinin durduğunu ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabulü ile, takibin 15.499,45 TL asıl alacak üzerinden devamına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
HMK’nun 26.maddesi (HUMK’nun 74) hükmüne göre mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır.
Somut olaya gelince; davacı alacaklı, Konya 6. İcra Müdürlüğü’nün 2010/4003 sayılı takip dosyasında, 17.181,10 TL asıl alacağın tahsili amacıyla takip başlatmış; davalı borçlu, borcun 5.000,00 TL’sini kabul ederek bakiyesine yönelik itiraz bildirilmesi üzerine icra takibi durmuştur. Davacı, dava dilekçesi ile, davalının kısmi kabulünü gözeterek 12.181,10 TL’lik asıl alacağa yönelik olarak takibe vaki itirazın iptalini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda ise, talep aşılarak, takibin 15.499,45 TL asıl alacak üzerinden devamına karar verilmiştir. Mahkemece talep aşılarak karar verilemez.
O halde, mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, dava dilekçesindeki talebe ilişkin hüküm kurulması gerekirken, taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.