YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3878
KARAR NO : 2015/11698
KARAR TARİHİ : 24.06.2015
MAHKEMESİ : BAYINDIR ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2014
NUMARASI : 2014/152-2014/398
Taraflar arasında görülen tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların evli olduklarını, davalının davacıyı evden kovduğunu, yaklaşık 2 yıl önce evi terk etmek zorunda kaldığı baba evine sığındığını daha sonra davalı eşinin arazisinin içinde bulunan müştemilat durumdaki yapıya sığındığını, orada barınmaya çalıştığını, hiç bir gelirinin olmadığını bu nedenle aylık 600 TL nafakaya karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının doğru olmadığını, aynı evde kaldıklarını, davacının her masrafını kendisinin karşıladığını, eşinin bakım ve ilgisinden mahrum kaldığını, davalının çamaşırlarını kendisinin yıkadığını, yemeğini kendisinin pişirdiğini, bulaşığını kendisinin yıkadığını, davacının evi terk etmeyi alışkanlık haline getirdiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava tarihi olan 23/05/2014 tarihinden itibaren aylık 200,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tedbir nafakası talebine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının değerlendirilmesi sonucunda;
TMK. 186/3.maddesi uyarınca eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvalıkları ile katılırlar. Yasanın 195. maddesine göre de; evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hâkimin müdahalesini isteyebilirler. Aynı yasanın 197. Maddesine göre de; eşlerden biri ortak hayat sebebi ile kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Bu durumda, hâkim eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya ilişkin önlemi alır.
Tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmalarında, yaklaşık kırk yıldır evli oldukları, davacının pazarlarda ve gündelik işlerde çalıştığı, davalının ise Bağkur’dan emekli olduğu, aylık 700,00 TL emekli maaşı aldığı, ayrıca pazarcılık ve çiftçilik yaptığı, bu işten de aylık 500,00 TL civarında gelir elde ettiği, davalının oturduğu evin kendisine ait olduğu, davalının 11.000 m2 tarlası, 100 zeytin ağacı ve kamyonetinin olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, tedbir nafakasının niteliği, günün ekonomik koşulları, davacının ihtiyaçları, davalının belirlenen gelir durumu nazara alındığında, hükmolunan nafaka miktarı az olduğu, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmadığı anlaşılmış, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.