Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/2632 E. 2015/3832 K. 10.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2632
KARAR NO : 2015/3832
KARAR TARİHİ : 10.03.2015

MAHKEMESİ : ALANYA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2014
NUMARASI : 2013/495-2014/131

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davalı vekili, duruşma talebinde bulunmuş ise de, HUMK.’nun 438.maddesindeki koşullar oluşmadığından duruşma talebinin reddine karar verildi.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı şirketin davadışı Sun Akçay Ltd. Şti’nin kiracı olduğu .. Ltd. Şti. ile anlaşarak güneş enerji sistemi yaptığını, dava dışı kiracının güneş enerji sistemi bedelini ödemeden kira akdini feshedip, otelden ayrıldığını, güneş enerji sisteminin otelde demirbaş olarak kaldığını belirterek şimdilik 10.000 TL alacağın davalı malikten tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davacının fatura bedelini davadışı Sun Akçay Ltd Şti’den talep etmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 24.06.2013 tarih, 2013/8885 Esas – 10810 Karar sayılı kararında “Kural olarak kiracı ancak kiralayanın onayı ile kiralananda gider ve onarımlar yapabilir. Aksi halde yani muvafakat olmaksızın böyle gider ve onarım yaparsa kira sözleşmesini ihlal etmiş sayılır.
Kiracı tarafından yapılan faydalı, zorunlu ve lüks giderlerin ödetilmesi hususunda doğan uyuşmazlık, öncelikle kira sözleşmesinin özel şartları gereğince çözümlenmek gerekir. Böyle bir koşul yoksa o zaman bunları kiraya verenin benimseyip benimsemediğine bakmak gerekir. Bu giderlerin benimsendiği açıkça anlaşılırsa bu sonuç kira sözleşmesinin yapılması sırasında özel bir şart uyarınca tarafların karar vermiş bulunduğunun kabulü anlamını doğurur. O halde böyle bir durumda, önceden verilen bir muvafakat ile aynı sonuçları doğuran bir çeşit icazetin varlığı sözkonusudur.
Ayrıca TBK 334.maddesi “Kiracı kiralananı ne durumda teslim almışsa, kira sözleşmesinin bitiminde o durumda geri vermekle yükümlüdür…” Kiracı, kiralananı iade ederken kiralananda bulunan ve mahiyeti itibariyle kiralananın mütemmim cüzi veya teferruatı haline gelmemiş bulunan sökülebilir tesisatı alabilir. Vazgeçerse, kiralayanın mülkiyetine karşılıksız olarak dahil olur. O kadar ki kiralayan kiracıdan sökme giderlerinin yanında uğramış olduğu zararları da isteyebilir.
Mahkemece; yukarıda anlatılanlar ışığında anılan kira sözleşmesi incelenip değerlendirilerek davacının talebi konusunda varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.” denilerek bozma kararı verilmiştir.
Bozma ilamına uyulmasına karar verilmesinden sonra dava dışı Sun Akçay Ltd. Şti’nin kiracı olduğu 12.05.2009 tarihli kira sözleşmesinin 4/D maddesinde “ Kiracı, işletmenin faaliyetini sürdürmesi için zorunlu olan yatırımları yapacaktır. Faydalı ve lüks yatırımlar ise ihtiyaridir. Kiracı yapacağı yatırımları plan ve fizibiliteleri ile birlikte kiraya verenin yazılı onayına sunar. Kiraya verenin yazılı onay vermediği yatırım yapılamaz. Kiracı işletmeye yaptığı zaruri, faydalı ve lüks yatırımları sözleşme bitiminde hiçbir bedel talep etmeksizin işletmeye bırakacaktır. “ hükmüne göre zorunlu, faydalı ve lüks masrafların bedel talep edilmeksizin işletmeye bırakacağı kararlaştırılmıştır.
Mahkemece; 21.03.2014 tarihli ikinci kararında davanın reddi gerekirken sehven kabulüne karar verildiği açıklanmış, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Bu durumda, 12.05.2009 tarihli kira sözleşmesinin 4/D maddesi gereğince dava dışı kiracı ..Ltd Şti tarafından kiraya verenin onayını almadan davacıya yaptırdığı güneş enerji sistemi ile ilgili masrafların kiracının kira akdini feshedip, taşınmazı tahliye etmesinden sonra hiçbir bedel talep etmeksizin işletmeye bırakması kararlaştırıldığına göre davacının güneş enerji sistemi ile ilgili alacağını sözleşme yaptığı dava dışı .. Ltd Şti’den talep etmesi gerekirken davalıdan tahsilini talep etmesi doğru görülmediğinden davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekir.
Ancak, mahkemece; davanın reddine ilişkin kararının hüküm fıkrasında sehven kabulüne karar verildiği belirtildiğinden sonuç olarak kurulan hüküm doğru görülmediğinden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.