Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/2593 E. 2015/5019 K. 26.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2593
KARAR NO : 2015/5019
KARAR TARİHİ : 26.03.2015

MAHKEMESİ : KIZILTEPE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/05/2013
NUMARASI : 2012/979-2013/685

Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, dava dilekçesinde; tarafların 1992 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden altı tane müşterek çocuklarının olduğunu; davalının, evi terk ederek başka bir bayan ile birlikte yaşadığını ve evin giderlerini karşılamadığını ileri sürerek, müvekkili için ayda 250,00 TL, çocuklar için 500,00 TL olmak üzere toplam 750,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap vermemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, tarafların ortak çocukları P.. G.., N.. G.., Y.. G.., R.. G.. ve H.. G.. için aylık 50,00 TL iştirak nafakasına, davacı lehine 100 TL tedbir nafakasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava; ayrı yaşamda haklılık nedenine dayalı olarak açılmış, tedbir nafakası talebine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, aşağıda belirtilen bozma nedeni dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nun 197.maddesine göre, ayrı yaşamakta hakkı olan eş diğer eşten tedbir nafakası isteminde bulunabilir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenlemeler gereği eşler evlilik birliğinin giderlerine güçleri oranında katılmak zorundadırlar (TMK.madde 186/son). Buna göre evlilik birliğinin ortak giderleri olan kira, elektrik, yakıt, su ve benzeri giderlere davalı eş katılmak zorundadır.
Yine aynı Kanun’nun 327/1. maddesinde çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1. maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.( TMK. nun 329/1. maddesi)
Diğer taraftan, HMK’nın 297. maddesinde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi emredici kural olarak getirilmiştir. İlamların hüküm bölümünün infazı kabil olması zorunlu olup yorum, tahmin, takdir yoluyla infaz kabiliyeti olmayan ilam hükmünün infazı sağlanamaz.
Tüm bu hükümler doğrultusunda, somut olaya bakılacak olursa; davacı tarafından, dava dilekçesi ile kendisi ve müşterek 6 çocuk için tedbir nafakası talebinde bulunulmuş; mahkemece, müşterek çocuklardan biri lehine olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği gibi, diğer beş çocuk lehine de aylık 50 TL iştirak nafakalarına karar verilmiştir. Oysa, talep iştirak nafakası değil, tedbir nafakası olup; her bir çocuk için ayrı ayrı tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir. İnfazda tereddüt yaratacak şekilde aylık 50 TL’ye ve müşterek çocuk Bilal’in ismi de Hilal yazılmak suretiyle iştirak nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Mahkemece; her bir çocuk için ayrı ayrı, infazda tereddüte mahal vermeyecek şekilde tedbir nafakasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.