Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/19128 E. 2017/4740 K. 05.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/19128
KARAR NO : 2017/4740
KARAR TARİHİ : 05.04.2017

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı kardeşlerinden babalarından kalma taşınmazdaki hisselerini bedellerini ödeyerek satın aldığını, mirasçılardan birinin yurt dışında olması nedeniyle intikal gerçekleştiremediklerini, söz konusu çalılık ve pırnallık şeklinde taşınmazı temizleterek tarla haline getirdiğini, taşınmazla ilgili ortaklığın giderilmesi davası açıldığını belirterek; 5.000,00 TL temizleme ücreti ve her bir davalıdan yer ücreti 5.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davacının iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, zamanaşımı süresinin geçtiğini, taşınmazı davacının kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davacı tarafından bedel ödenmesine ilişkin senet yada sözleşme sunulmadığı, tanık ve yemin delili ile ispatlayamadığı, arazi temizliğini kendi kullanımı için yaptığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre,davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’nin 13.maddesine göre;

“Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
Somut olayda; mahkemece, davanın reddi nedeniyle davalı lehine dava değeri olan 20.000,00 TL üzerinden AAÜT uyarınca hesaplanan 2.400,00 vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile 24000 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK .436/2 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte belirtilen nedenle temyiz olunan kararın vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasının beşinci maddesinde yer alan “ 24000 TL” rakamının hükümden çıkarılarak yerine “2.400,00 TL” rakamının yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcını.n istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/04/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.