Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/18997 E. 2016/13108 K. 22.11.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/18997
KARAR NO : 2016/13108
KARAR TARİHİ : 22.11.2016

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı tarafça istenilmekle, daha önceden belirlenen 22.11.2016 duruşma günü için tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Av. … geldi. Aleyhine temyiz olunan davalılar vekili Av…. geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00′ e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacılar vekili dilekçesinde; mirasbırakan …’a ait 09.05.2013 tarihli vasiyetnamede; mirasçıların saklı paylarından bahsedilmediğini, vasiyetnamenin 2. sayfasında düzenleyen noter katibinin adı ve imzası bulunduğu halde sayfanın sağ alt kısmında Gebze 6. Noterinin adının yazılı olduğunu, ayrıca davalıların kanser hastası olan mirasbırakanın iradesini sakatladıklarını ileri sürerek; vasiyetnamenin iptalini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; vasiyetnamenin şekil kurallarına uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; vasiyetnamenin noter katibi tarafından düzenlendiği, imzaların da noter katibine ait olduğu, vasiyetnamenin 2. sayfasının alt kısmında sehven noterin isminin yazıldığı, mirasçıların saklı paylarının gösterilmemesinin iptal sebebi olmadığı, ayrıca vasiyetnamenin düzenlendiği sırada mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı ya da tasarrufun yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapıldığı yönündeki iptal sebeplerine dayanılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle şekil eksikliğine ilişkin delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2- Davacılar davalıların kanser hastası olan miras bırakanın iradesini sakatladıklarını ileri sürerek, vasiyetnamenin iptalini istemişlerdir. Diğer bir anlatımla, davada vasiyetnamenin manevi baskı altında yapıldığı ileri sürülerek iptali de istenmiştir (TMK.Md 557/2).
Mahkemece, bu yöne ilişen iptal nedeninin incelenmesi ve ulaşılacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu yönde iptal nedeninin bulunmadığından bahisle yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacılar için takdir edilen 1.350 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacılara verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.