Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/18143 E. 2017/5386 K. 17.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/18143
KARAR NO : 2017/5386
KARAR TARİHİ : 17.04.2017

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itiraznı iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davalının müvekkil kurumun …nolu elektrik abonesi olduğunu,davalının elektrik abonelğinden kaynaklanan borçlarını ödememesi nedeniyle alacağın tahsili için ….4.İcra Müdürlüğünün 2010/1675 sayılı dosyasıyla davalı hakkında takip yaptıklarını, yaptıkları takibe davalının haksız olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek itirazın iptali takibin devamı ile davalı hakkında % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talepve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu elektriğin …tarafından tüketilmediğini ,tüketilen elektrik miktarını kabul etmediklerini, davacının % 16 ticari faiz talebini kabul etmediklerini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece ,davanın kısmen kabulü ile 38.052,07 TL asıl alacak ve asıl alacağın takip tarihinden itibaren %16’yı geçmemek üzere değişen ticari temerrüt faizi oranında işleyecek ticari faizi, masraflar ve vekalet ücreti ile birlikte tahsili hakkında yapılan takibe, borçlunun itirazının iptaline,.takibin devamına karar verilmiş,hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/l maddesinde tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem, olarak tanımlanmıştır.
Aynı Kanunun 73. maddesinde ise bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür.
Somut olayda, davalının şantiye abonesi olduğu olduğu anlaşıldığından, davalının 6502 sayılı Yasa kapsamındaki tüketici tanımına uymadığı ve tüketici olmadığı açıktır.
O halde, uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevi içerisindedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir.
Hal böyle iken mahkemece; davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılması gerekirken tüketici mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre davacı ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerledavacı ve davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 17.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.