Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/16268 E. 2015/19992 K. 10.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16268
KARAR NO : 2015/19992
KARAR TARİHİ : 10.12.2015

MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/06/2014
NUMARASI : 2013/482-2014/392

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirketin 1338840 numaralı elektrik abonesi olduğunu müvekkilinin iş yerine gelen elektriğinin yetersiz olmasından dolayı güç artırımı talebi ile 11.08.2010 tarihinde 10754 kayıt numarası ile davalı kuruma başvurduğunu , müvekkilinin davalı kuruma yaptığı başvurudan yaklaşık 4,5 ay önce kendi imkanları ile güç artırımına gittiğini ancak güç artırımına gitmekle beraber elektrik sayacını takmış ve tükettiği elektriği sayaçtan geçirdiğini, davalı kurumca 28.03.2011 tarih ve 72474 numaralı kaçak elektrik tespit tutanağı ile müvekkiline 16.000.Tl. tutarında borç tahakkuk ettirildiğini, müvekkilinin elektriğinin kesilmesi tehdidi altında 01.07.2011 tarihinde davalı kurumla arasında taksitlendirme protokolü imzaladığını ve en son taksiti 01.02.2012 tarihinde ödeyerek borcunu kapattığını, müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığını bu nedenlerle haksız olarak tahsil edilen 16.000.TL.nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, 7.147,21 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; sözkonusu karar davalı vekilince temyiz edilmiştir .
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanuna dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13.maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15.madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama,
tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı, bu yöntemlerde Kurul onayı olmaksızın değişiklik yapılamayacağı, geçici 3.madde hükmünde de bu yönetmeliğin yayımı tarihinden sonra 15.madde kapsamındaki kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre ve tüketim miktarı hesaplama ve tahakkuk yöntemlerine ilişkin usul ve esasların TEDAŞ ve bağlı ortaklıkları ile piyasada mevcut sözleşmeleri kapsamında faaliyet göstermekte olan diğer tüzel kişiler tarafından Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliğinin geçici 2.maddesi uyarınca düzenlenecek tarife önerileri ile birlikte Kuruma sunulacağı açıklanmıştır.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmıştır.
Somut olaya gelince; davacının iş yerindeki elektriğinin yetersiz olmasından dolayı güç artırımı talebi ile davalı kuruma başvurduğu, ancak kuruma yaptığı başvurudan yaklaşık 4,5 ay önce kendi imkanları ile güç artırımına gittiği, kullandığı güce uygun olmayan elektrik sayacını takarak kullanıma başladığı ; bu nedenle davacı hakkında tutulan kaçak tüketim tahakkuku nedeniyle davalıya 16.000 TL kaçak tahakkuku yapıldığı; hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise; elektriğin davacı tarafından takılan uygunsuz sayaçtan geçtiğinden bahisle, davacı hakkında tanzim kılınan kaçak tespit tutanağının mevzuata uygun olmadığı belirtilmiştir .
Hal böyle olunca, mahkemece; öncelikle dosyanın davalı itirazları ve davacının kullanımın yukarıda arz ve izah kılınan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği 13.md. kapsamında kaçak tüketim olarak değerlendirilmesi ve tutanak tarihinde yürürlükte olan 29.12.2005 günlü 622 sayılı kararı ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre kaçak bedelinin hesaplanması konusunda denetime elverişli ek rapor alınarak davalının tahsilini istemekte haklı olduğu alacak miktarının belirlenmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek bu doğrultuda hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.