Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/1567 E. 2015/12039 K. 30.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1567
KARAR NO : 2015/12039
KARAR TARİHİ : 30.06.2015

MAHKEMESİ : BAYINDIR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/06/2014
NUMARASI : 2013/117-2014/197

Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün duruşmalı olarak incelenmesi davacılar ve birleşen dosya davacıları vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 30.06.2015 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davacılar ve birleşen dosya davacılarından Y.. T.. ile tüm birleşen dosya davacıları vekili Av. V.. S.. geldi. Karşı taraf adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00’e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar dava dilekçesinde ve birleşen davada davacılar vekili dava dilekçesinde, muris C… S…’un yeğenleri olduklarını, murisin 24.09.1993 ve 14.08.1992 tarihli vasiyetnameler ile tüm mal varlığını davalı kardeşine vasiyet ettiğini, davalının murisi yanılttığını, aldattığını, korkuttuğunu, murisin cahilliğinden yararlandığını belirterek vasiyetnamelerin iptalini talep etmişlerdir.
Davalı vekili cevabında, muris C…S… ile davalının ilgilendiğini, aldatma ve kandırma olmadığını beyan etmiştir.
Mahkemece; TMK’nun 557. maddesindeki koşullar oluşmadığından bahisle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacılar ve birleşen dosya davacılar vekili temyiz etmiştir.
Tarafların ortak murisi C… S…un 14.08.1992 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile malvarlığının tamamını davalı kardeşine vasiyet ettiği, 24.09.1993 tarihli ikinci vasiyetname ile aynı beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır.
Tanık beyanlarına göre, murisin akli dengesinin hep yerinde olduğu, kandırılacak biri olmadığı, kendi mal varlığını idare ettiği ve akıl sağlığının bulunduğu ifade edilmiştir.
Davada, vasiyetnamelerin iptali talep edilmiştir.
TMK’nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptal sebepleri sınırlı (tahdidi) olarak sayılmıştır. Dava konusu vasiyetnamelerin baskı, tehdit, korkutma ve aldatma ile düzenlendiği ispatlanamadığından, mahkemece; kurulan hükümde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 30.06.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.