YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13454
KARAR NO : 2015/19696
KARAR TARİHİ : 07.12.2015
MAHKEMESİ : ANKARA 5. AİLE MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/05/2015
NUMARASI : 2014/1277-2015/690
Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı dava dilekçesinde; davalı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, davalı lehine 250,00 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, davalının boşanma kararından sonra çalışmaya başladığını belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava edilmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; davalının çalışmaya başladığı ve gelir elde etmesi karşılığında yoksulluğunun ortadan kalktığı gerekçesiyle davanın kabulüne, yoksulluk nafakasını dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
TMK nun 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir.
Yargıtay HGK.nun 7.10.1998 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında da kabul edildiği gibi yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir. HGK.nun yerleşik kararlarında “asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması,” yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmemiştir. (HGK. 7.10.1998 gün 1998/2-656 E.,1998/688 K. 26.12.2001 gün 2001/2-1158-1185 sayılı ve tarafların 1.5.2002 gün 2002/2-397-339 sayılı kararları).
Somut olayda; tarafların Ankara 11. Aile Mahkemesinin 2012/1550 Esas ve 2012/1588 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, davalı lehine 250,00 TL yoksulluk nafakası bağlandığı ve kararın 04.12.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Davalı kadın boşanma davasından sonra mutfak ürünleri mağazasında işçi olarak çalışmaya başlamış, asgari ücret seviyesinde bir gelire kavuşmuştur. Davalının aldığı nafaka ile geçinmesi günümüz ekonomik koşullarında mümkün görünmediğine göre çalışması bir zorunluluk arzetmekle birlikte, asgari ücret seviyesindeki geliri de davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde değildir.
O halde, mahkemece yapılacak iş; tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, TMK’nun 4.maddesinde vurgulan hakkaniyet ilkesi gereğince, nafakanın uygun bir miktarda indirilmesine karar vermek olmalıdır.
Yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde yoksulluk nafakasının tümden kaldırılmasına karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.