Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2015/1 E. 2015/8231 K. 11.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1
KARAR NO : 2015/8231
KARAR TARİHİ : 11.05.2015

MAHKEMESİ : AKHİSAR AİLE MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/08/2014
NUMARASI : 2014/183-2014/448

Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dava dilekçesinde, Kaşıyaka 2. Aile Mahkemesinin 2005/80 Esas, 2005/524 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk lehine aylık 75 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, Akhisar 2.Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2012/61 Esas 2012/190 Karar sayılı ilamı ile aylık 150 TL’ye çıkarıldığını çocuğun artan eğitim masrafları ve şahsi harcamaları nedeni ile nafakanın yetersiz kaldığını, iştirak nafakasının aylık 400 TLye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı,en son hükmedilen nafakanın 150 TL olduğunu, bu nafakanın yetersiz olacağını düşünerek 2014 yılının başından itibaren aylık 175,00 TL nafaka ödediğini, aradan geçen süre dikkate alınarak bu miktarın yeterli olduğunu, işsiz olduğunu, köyde babasının yardımları ile geçindiğini, güç kanaat nafakayı ödediğini, davayı bu şekilde kabul ettiğini, nafakanın aylık 175,00 TL olarak belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile birlikte, tarafların müşterek çocuğu Ü.. G.. için takdir edilen 150 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 180 TL’ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının diğer temyiz itirazları yerinde değildir.

Dava, iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir.
TMK.’nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.
Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur.
./..
Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir.
Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden tarafların 2005 yılında boşandığı, boşanma kararı ile birlikte müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verildiği, Ü.. G.. lehine hükmedilen iştirak nafakasının Akhisar 2.Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2012/61 Esas- 2012/190 Karar sayılı ilamı ile aylık 150 TL’ye yükseltildiği,Ü.. G..’ün 8.sınıf öğrencisi olduğu,davacının asgari ücretle çalıştığı, davalının çay ocağında çalıştığı 700 TL gelirinin olduğu, babasına ait evde ikamet ettiği anlaşılmaktadır.
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyacı, nafakanın hükmedildiği tarih ile artırım davasının açıldığı tarih arasında geçen süre ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alındığında, takdir olunan iştirak nafakası miktarı az olup, TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir nafaka takdir edilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı görülmüş , bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.