Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2014/7045 E. 2014/15534 K. 01.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7045
KARAR NO : 2014/15534
KARAR TARİHİ : 01.12.2014

MAHKEMESİ : ZONGULDAK 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/11/2013
NUMARASI : 2012/170-2013/375

Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Üniversite tüzel kişiliğine dahil A..E.. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü ile Bilim ve Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi birimlerinin elektrik aboneliklerinden dolayı (2) nolu bağlantı tipi müşteri grubunda bulunduğu ve bu nedenle dağıtım bedeli ödemekle yükümlü olmadıklarının tespiti ile A..E.. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü adına düzenlenen 16/11/2011 tarihli 210,15 TL tutarlı, 30/11/2011 tarihli 243,55 TL tutarlı olmak üzere toplam 454,06 TL bedelli (2) adet fatura ile yine Bilim ve Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi adına düzenlenen 16/11/2011 tarihli 53,17 TL tutarlı, 30/11/2011 tarihli 86,73 TL tutarlı olmak üzere toplam 139,90 TL bedelli (2) adet fatura toplamı olan 593,96 TL’lik (4) adet faturanın iptali ile dağıtım bedellerinin davacının doğacak elektirik borçlarından mahsubu suretiyle iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dağıtım bedeli alınmasının mevzuat ve EPDK’nun kararları gereği olduğunu, davanın haksız olduğunu belirterek reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahalli Mahkemece; dağıtım ile dağıtım yapılan hattın bakım ve tüm giderlerinin davacı tarafından yapılarak karşılandığı bu durumda davalı dağıtım şirketinin dağıtım hizmeti vermediği hâlde faturalarda dağıtım bedeli adı altında davacı kurumdan dağıtım bedeli isteyemeyeceği, davacının dağıtım bedeli ödemekle yükümlü olmadığının tespitine ve 593,96 TL’lik (4) adet faturanın iptali ile talep doğrultusunda dağıtım bedellerinin davacının doğacak elektrik borçlarından mahsubu suretiyle davacıya iadesine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalının davacıdan dağıtım bedeli isteyip isteyemeceği noktasında toplanmaktadır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen kök ve ek raporlarda; davacının (2) nolu abone grubu içinde olduğu, davacının ana çıkış finderinden 12 kilometrelik özel hattından elektrik enerjisi alan tüm birimlerin 2 nolu müşteri grubunda olduğu, bu kapsamda davaya konu aboneliklere dağıtım bedeli tahakkuk ettirilmemesi gerektiğini bildirmiştir.
Dağıtım bedeli; dağıtım sistem kullanım fiyatını kapsamakta olup, dağıtım hizmeti sunabilmek için dağıtım sistemine ilişkin yatırım harcamaları, işletme ve bakım giderleri dikkate alınarak hesaplanan bedeldir. Bu bedel, 4628 Sayılı Kanunun 13/1-b-4. bendi, 6446 Sayılı Kanunun 17/6-ç bendi, Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliğinin 9., Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında çıkarılan EPDK tebliği çerçevesinde alınmaktadır.
Dairenin, 2014/7083 Esas, 2014/14256 Karar, 2014/7090 Esas, 2014/13588 Karar sayılı ilâmlarında da;
Kayıp-kaçak, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim sistemi dağıtım bedellerinin, kanunun temel amaçları gözönünde bulundurularak EPDK tarafından çıkarılan kurul kararları ve tebliğleri ile belirlendiği,
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının, Vergi Ödevi Başlıklı 73. maddesine göre;
Vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülükler kanunla konulacağı, değiştireleceği veya kaldırılacağı,
Vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebileceği”
Bundan başka; 20/01/2001 tarih 4628 sayılı ve 14/03/2013 tarih 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunlarının; Amaç, Kapsam ve Tanımlar başlıklı 1. maddelerinin 1. fıkralarında; “Bu Kanunun amacı; elektriğin yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve çevreyle uyumlu bir şekilde tüketicilerin kullanımına sunulması için rekabet ortamında özel hukuk hükümlerine göre fâaliyet gösteren, mâli açıdan güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir elektrik enerjisi piyasasının oluşturulması ve bu piyasada bağımsız bir düzenleme ve denetim yapılmasının sağlanmasıdır”.
Hükümlerinin yer aldığı,
22/09/2002 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin; 31.maddesinde “müşterilerin yeterli, verimli, güvenli, sürekli ve ekonomik hizmet almalarını ve hizmet seçeneklerini öğrenmelerini teminen her türlü bilgilendirme fâaliyeti, ilgili tüzel kişiler tarafından ilgili mevzuata uygun olarak yerine getirilir”.
Aynı yönetmeliğin 33.maddesinde; “bu yönetmelik hükümleri uyarınca elektrik enerjisi hizmeti alan müşterilerin hakları ve zararlarının tazmini konusunda, Kanunun 11. maddesi ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri ile buna ilişkin diğer mevzuat hükümleri uygulanır”.
08/05/2014 tarih 28994 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin, Tüketicilerin bilgilendirilmesi ile tüketici hakları ve zararların tazmini başlıklı 19.maddesinin 6.bendinde; “Bu Yönetmelik hükümleri uyarınca elektrik enerjisi hizmeti alan tüketicilerin hakları ve zararlarının tazmini konusunda, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri ile ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır”.
Hükümlerine yer verildiği,
Mevzuat hükümleri çerçevesinde, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna (dağıtım şirketleri tarafından arzolunacak) elektrik satışlarında uygulanacak fıyatlandırmaya esas unsurları tespit etme görevi verildiği,
Ancak; ilgili mevzuatta amaçlanan hususun 1 kwh elektrik enerjisinin kullanıcılara ulaşıncaya kadar ki maliyet ve kâr payı olup, yoksa Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme yetkisi ve görevi verilmediği,
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, kanunla verilen yetkiye dayanarak; 11/08/2002 gün ve 24843 sayılı Resmî Gazetede; “Perakende Satış Hizmet Geliri ile Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ”, “Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ” ve “Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği” ni yayımlamış, sonrasında ise yönetmeliklerin uygulanması için çıkardığı kurul kararları, tebliği ve ikincil mevzuat uyarınca lisans sahibi şirketler elektriği kullananlardan davaya konu edilen bedelleri tahsil ettikleri,
Ancak, tebliğler ve yönetmeliğin dayanağı olan 4628 ve 6446 sayılı Kanunlarda, Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumu’na sınırsız bir tarife ve fiyat belirleme hak ve yetkisi verilmediği,
Elektrik dağıtım şirketlerinin EPDK kurul kararları ve tebliğleri çerçevesinde, elektrik kullanan abonelerin faturalarına yansıtarak aldıkları, kayıp-kaçak, sayaç okuma, perakende satış hizmet, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin elektrik enerjisi kullananlara (sanayi, ticarî ve mesken abonelerine) aktif tüketim bedeli dışında ek bir mâli yük ve külfet getirdiği, oysaki; Türkiye Cumuriyeti Anayasasının 73. maddesi gereğince; vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağı, nitekim elektrik faturalarına yansıtılan %2 TRT payıda kanunla getirilmiş ve kanunun verdiği açık ve şeffaf yetkiye dayanarak tahsil edilmekte olduğu,
Elektrik Piyasası Kanunun temel amaçları çerçevesinde getirildiği ve EPDK kurul kararları ve tebliğleri gereğince alınan; kayıp-kaçak, sayaç okuma, perakende satış hizmet, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin; vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağı, ayrıca Elektrik Piyasası Kanunun düşük maliyetli enerji temini ve şeffaf bir elektrik enerjisi piyasası oluşturulması ilkelerine uygun düşmediği,
Kayıp-kaçak bedeli gibi dağıtım şirketleri tarafından faturalara yansıtılan; dağıtım bedeli, sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmeti bedeli ve iletim bedelinin hangi miktarda olduğunu apaçık denetleyebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne bedel ödediğini bilmesi, eş söyleyişle şeffaf bir hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarından olduğu, ne var ki, sözü edilen bedeller ile ilgili olarak Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca kanunun verdiği genel ve soyut yetkiye dayanarak çıkarılan yönetmelik, kurul kararları ve tebliğlerinin de, Elektrik Piyasası Kanununun temel amaçları ve ilkelerinden olan, şeffaflık ve düşük maliyetli enerji temini unsurlarını taşıdığının kabul edilemeyeceği,
Gerekçeleriyle; kayıp-kaçak, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmet bedeli ve iletim bedellerinin, elektrik abonelerinden tahsil edilemeyeceği kabul edilmiştir.
Bu itibarla; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanunî gerektirici sebeplere göre, davalının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 15.30 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 01.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.