Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2014/22233 E. 2015/9489 K. 26.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22233
KARAR NO : 2015/9489
KARAR TARİHİ : 26.05.2015

MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/05/2014
NUMARASI : 2013/20-2014/189

Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiş, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 26.05.2015 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı E.. A.., Ş.. Ü.. ve E.. I.. vekili Av.M.. Ş.. ile davacı C.. Ü.. geldi. Açık duruşmaya başlandı ve işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00’e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dava dilekçesinde, tarafların murisi Ş.. Ü.. tarafından 06.11.1997 tarihinde düzenlenen vasiyetname ile İzmir, Urla’daki yazlık evinin 1/2’sini davacı C..’a, diğer 1/2 payını ise kızı davalı E..’ye vasiyet ettiğini, vasiyetnamede her iki vasiyet alacaklısının taşınmazı satmayacakları, sattıkları takdirde diğer kardeşleri ile eşit olarak paylaşacakları şartının yer aldığını, davalı E..’nin kendi payını diğer davalılar Ş.. ve C..’e noterde devrettiğini, ayrıca davalı C..’in açtığı vasiyetnamenin tenfizi davasında davalı E..’nin vasiyetnameyi reddettiği, istemediğini beyan ettiğini belirterek, davalı E..’nin kendi 1/2 payını devretmekle vasiyetnamedeki şartın bozulduğunu, bu nedenle vasiyetnamenin tenfizi ile öncelikle taşınmazın tamamının davacı C.. adına tescilini, olmadığında 1/2 payının tescilini talep etmiştir.
Davalı E.. cevap dilekçesinde, vasiyetnamede verilen taşınmazı diğer kardeşleri ile paylaşmak istediğini, vasiyetnamedeki alacak hakkını devrettiğini, mirası reddetmediğini beyan etmiştir.
Diğer davalılar ise cevaplarında, vasiyetnamedeki bozucu şartın gerçekleştiğini, taşınmazın kardeşler arasında paylaştırılarak tescili gerektiğini beyan etmişlerdir.
./..
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile vasiyet alacaklısı davalı E..’nin vasiyetname koşulunu bozduğundan, bu durumda murisin, taşınmazın tüm mirasçılar tarafından kullanılmasını istediğinden bahisle, 06.11.1997 tarihli vasiyetnamede davacı C.. yönünden 3321 parseldeki taşınmazın 7 kardeş arasında eşit olarak bölüştürülmesi gerektiğinden 1/7 payının davacı adına tescili ile vasiyetnamenin tenfizine karar verilmiştir.
Tarafların murisi Ş.. Ü.. tarafından 06.11.1997 tarihinde noterde düzenlenen vasiyetname ile İzmir, Urla’da 2.000 m² yazlık ev ve bahçesini eşit olarak çocuklarından C.. ve E..’ye 1/2’şer paylı olarak bıraktığı, her ikisinin paylarını satmayacaklarına ilişkin şart konulduğu, satmaya kalktıkları takdirde diğer kardeşleri ile (7 kardeş) eşit olarak paylaşacakları, E..’nin vefatı halinde payının C..’a geçmesine ilişkin şartın bulunduğu, vasiyetnamenin Sulh Hukuk Mahkemesince 14.02.2007 tarihinde okunduğu, bu davanın ise 10.01.2013 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
TMK.nun 515.maddesinde, “Mirasbırakan, ölüme bağlı tasarruflarını koşullara veya yüklemelere bağlayabilir. Tasarruf hüküm ve sonuçlarını doğurduğu andan itibaren, her ilgili koşul veya yüklemenin yerine getirilmesini isteyebilir” hükmü gereğince muris isterse vasiyetnamedeki tasarrufunu koşula bağlı kılabilir. Dava konusu 06.11.1997 tarihli vasiyetnamede ise muris; vasiyet alacaklısı olan C.. ve E..’nin kendi paylarını satmamaları şartını getirmiş, şartın bozulması halinde başka bir deyişle paylarını satmak istedikleri takdirde, diğer kardeşleri ile eşit olarak paylaşacaklarına ilişkin koşula bağlamıştır.
Davalı E..’nin 13.07.2007 tarihli noterde düzenlenen “Mirastan Feragat Sözleşmesi” ile kendi payını davalılardan Ş..’ye ve C..’e devretmesi ile vasiyetnamedeki şartı bozmuş olmaktadır. Buna göre, vasiyetnamenin devamında yer alan açıklama gereğince diğer kardeşlerle beraber paylaşılacağı açıktır.
Kaldı ki, davalılardan C.. tarafından açılan vasiyetnamenin tenfizi dosyasında, mahkemece verilen red kararına ilişkin 2.Hukuk Dairesi 07.10.2009 tarihli bozma ilamında, “Vasiyet alacaklısı E..’nin payını devretmesi ile vasiyetname koşulunu bozduğunu” belirtmiş, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bu durumda, vasiyetname alacaklısı davalı E..’nin kendi payını devretmek suretiyle vasiyetnamedeki şartı bozması nedeniyle, mahkemece; vasiyetnameye konu taşınmazın yine vasiyetname gereğince 7 kardeş arasında paylaştırılmasına yönelik olarak 1/7 payının davacı adına tesciline, vasiyetnamenin bu şekilde tenfizine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
./..
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı E.. vekili için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı E.. I.. vekiline verilmesine
, 3.478.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 2.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine, 26.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.