Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2014/21387 E. 2015/8544 K. 13.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21387
KARAR NO : 2015/8544
KARAR TARİHİ : 13.05.2015

MAHKEMESİ : LADİK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/09/2014
NUMARASI : 2014/21-2014/109

Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı dilekçesinde; Zonguldak Karaelmas Üniversitesi 3. sınıf öğrencisi olduğunu, gelirinin bulunmadığını, davalı babasının ihtiyaçlarıyla ilgilenmediğini, kendisine yardımda bulunmadığını belirterek aylık 700,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarının doğru olmadığını, devlet yurdunda kaldığını, burs aldığını, maddi sıkıntısının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, aylık 300,00 TL nafakanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4.maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun üçüncü kısmı (vesayet) hariç olmak üzere ikinci kitabı ile 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna göre aile hukukundan doğan dava ve işler, Aile Mahkemesinde görülür.
Davada; talebin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununda düzenlenen yardım nafakasından kaynaklandığı, dolayısıyla “Aile Hukukuna” ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır. Talep, Aile Hukukundan (nafaka yükümlülüğünden) doğduğuna göre, açılan bu davanın 4787 sayılı yasanın 4.maddesi gereğince, aile mahkemesinde bakılması gerekmektedir.
./..
Mahkemelerin görevinin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerekir. Bu nedenle o yerde ayrı bir aile mahkemesi varsa çekişmenin aile mahkemesinde görülmesi, aksi halde davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği gözetilmeden anılan kanun hükmüne aykırı şekilde genel mahkeme tarafından hüküm verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.