YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20200
KARAR NO : 2015/17178
KARAR TARİHİ : 04.11.2015
MAHKEMESİ : BURSA 7. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/03/2014
NUMARASI : 2013/340-2014/174
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı tekstil kolunda faaliyette bulunmakta olup, davalı elemanlarınca düzenlenen 11.11.2006 tarihli “sayaç gerilim klemensleri açılarak değer yazdırılmadığı“ şeklindeki tespiti üzerine düzenlenen kaçak tutanağı nedeniyle (3.11.2006-11.11.2006) tarihleri arasındaki dokuz günlük süre için tahakkuk ettirilen 12.506,24 TL kaçak kullanım bedeli ile tutanak öncesi ve sonrası tüketimlerin karşılaştırılması sonucunda tespit edilen eksik tüketim nedeniyle (30.12.2005-3.11.2006) tarihleri arasındaki dönem için tahakkuk ettirilen 157.243,00 TL’lik kaçak ek tahakkuku nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile ödediği miktarın istirdadını istemiştir.
Davalı cevabında, yapılan tahakkukların mevzuata uygun olduğunu, davacının tesisatın ölçü devresine müdahale ederek sayacın tüketim kaydetmesini engellediğinin belirlenmesi nedeniyle yapılan kaçak tahakkuku ile tutanak öncesi ihtilaflı dönem ile tutanak sonrası tüketim değerleri karşılaştırıldığında açık şekilde bir artış olduğundan yapılan ek tahakkuk miktarının da doğru olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemenin 24.05.21012 tarih ve 2011/378 E.-2012/168 K. sayılı ilamı ile kaçak kullanım bedeli yönünden istem reddedilmiş; geçmişe dönük olarak tahakkuk ettirilen ek tahakkuk bedelinin her türlü şüpheden arınmış, tüketici hak ve mevzuatına uygun bulgu ve tespitlere dayanmadığı gerekçesiyle 157.243,00 TL yönünden borçlu olmadığının tespiti ile ödenen 151.287,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 7.Hukuk Dairesi’nin 21.03.2013 tarih ve 2012/8794 E.- 2013/4036 K. sayılı ilamı ile “Dosya kapsamına göre tekstil kolunda faaliyet gösteren davacının tutanak sonrası elektrik tüketim
miktarında önemli miktarda artış olduğu ve kaçak tutanağı ile de sayaç ölçü sistemine müdahale edilerek, tüketim kaydetmesinin engellendiği sabittir. Her ne kadar, üretim faaliyetlerinde bulunan işletmeler için elektrik tüketimleri talebe, siparişlere, kullanılan makinelere, yapılan iş miktarına göre değişebilirse de davacının tutanak öncesi tüketim değerlerinin, tutanak sonrası dönemde yaklaşık (%88) oranında artış göstermesinin gerekçesi konusunda mahkemece yeterince araştırma ve inceleme yapılmamıştır. O halde, mahkemece davacının ek tahakkuk dönemi olan (Aralık 2005-3.11.2006) tarihleri arasındaki ticari defterleri ile elektrik tüketimlerinin muhasebeci ve elektrik mühendisinden oluşan bilirkişi heyetine incelettirilerek yapılan iş ile alınan siparişler ve bunlara karşılık anılan dönemdeki elektrik tüketim miktarlarının uygunluğu ve bunların tutanak sonrası dönemle karşılaştırmasının yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir….” gerekçesi ile bozulmuştur.
Bozma ilamına uyan mahkemece, bilirkişi raporunda tespit edildiği gibi tutanak sonrası elektrik tüketim miktarında önemli miktardaki artışın işçi artışından dolayısı ile artan elektrik kullanımından kaynaklandığı, çalışan işçi sayısındaki artış ile elektrik tüketimindeki artış oranında paralellik görüldüğü, sonuç olarak elektrik tüketiminde meydana gelen artış nedeniyle kaçak tüketim faturasına ek olarak düzenlenen 157.243,00 TL’lik ek tüketim tahakkukunun yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacı şirketin 23/11/2006 tarihli 157.243,00 TL miktarlı ek tüketim faturasından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, yapılan ödemelerin belirtilen ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya iadesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ticari aboneliği bulunan davacının davalı tarafından düzenlenen kaçak elektrik tüketim ve ek tahakkuk faturaları nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile ödenmek durumunda kalınan miktarların istirdadı istemine ilişkindir.
Hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda; aboneye ait tüketim ekstreleri ve davacı işyerinin ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede ilk bilirkişi raporlarında belirtilen tüketim artışının %88 değil %42 olduğu, davacı şirketin kaçak tespit öncesi ve sonrasında ticari defterlere göre satış miktarında artış olmadığı aksine %55 oranında düşüş olduğu, ancak satış miktarının icabında stoklanan mamüllerden karşılanabileceği, bunun yanında davacı işyerinde kaçak tespit tarihinden önce ve sonrasında çalıştırılan işçi sayısında ortalama % 41 oranında artış meydana geldiği, çalışan işçi sayısındaki artış ile elektrik tüketimindeki artış oranında paralellik görüldüğü, sonuç olarak elektrik tüketiminde meydana gelen %42 oranındaki artışın çalışan işçi sayısından dolayısıyla üretim artışından kaynaklandığı, bu nedenle kaçak tüketim faturasına ek olarak düzenlenen 157.243,00 TL’lik ek tüketim tahakkukunun yerinde olmadığı, istirdatının gerektiği tespit edilmiştir.
Hükme esas alınan raporda, elektrik tüketiminde meydana gelen %42 oranındaki artışın çalışan işçi sayısından dolayısıyla üretim artışından kaynaklandığı bu nedenle ek tüketim tahakkukunun yerinde olmadığı belirtilmiş ise de Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve yönetmeliğin atıf yaptığı EPDK tarafından yayınlanan Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanımına İlişkin Usul ve Esaslar başlıklı 29.12.2005 tarihli ve 622 sayılı kararı uyarınca taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bir değerlendirme yapılmamıştır.
Hal böyle olunca, mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, mahkemece öncelikle dosyanın önceki bilirkişi dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi heyetinden Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve yönetmeliğin atıf yaptığı EPDK tarafından yayınlanan Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanımına İlişkin Usul ve Esaslar başlıklı 29.12.2005 tarihli ve 622 sayılı kararınında değerlendirildiği denetime elverişli bir rapor alınması, daha sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik bilirkişi raporuna dayanarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.