YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19908
KARAR NO : 2015/16332
KARAR TARİHİ : 21.10.2015
MAHKEMESİ : ZİLE ASLİYE HUKUK(TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/10/2013
NUMARASI : 2013/200-2013/330
Taraflar arasındaki tüketici sorunları hakem heyeti kararına itiraz davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde, Zile Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı 06/05/2013 tarih ve 214 sayılı kararının usul ve yasaya uygun olmadığını, S.. Ö.. tarafından Zile Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı’na verilen dilekçe ile Nisan 2011 Şubat 2013 arasındaki faturalarda yer alan kayıp kaçak kullanım bedeli, PSH bedeli, PSH sayaç bedeli, dağıtım bedeline ilişkin toplam 285,33 TL nin iadesinin talep edildiğini, hakem heyeti tarafından talebin kabul edildiğini, bu taleplerin idari yargıda çözüme kavuşturulması gerektiğini, hakem heyeti kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde, tüketici sorunları hakem heyeti kararının doğru olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile Zile Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı’nın 06/05/2013 ve 214 Karar nolu kararının iptaline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davacı dağıtım şirketinin, abonelerinden kayıp-kaçak, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmet ve iletim bedeli isteyip isteyemeyeceği; buradan varılacak sonuca göre, Tüketici Hakem Heyeti Kararının iptaline karar verilip verilmeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü için, davaya konu edilen bedellerin incelenmesinde ve yasal dayanaklarının açıklanmasında yarar vardır.
Kayıp-kaçak bedeli; elektrik sisteminde ortaya çıkan teknik ve teknik olmayan kaybın maliyetinin, kayıp/kaçak hedefi oranları ölçüsünde karşılanabilmesi amacıyla belirlenen bir bedeldir.
Kayıp-kaçak bedeli; 20/02/2001 tarihli 4628 Sayılı Kanunun 1/1., 4/1., 10/05/2006 tarihli 5496 Sayılı Kanunun 6., geçici 9., 14/03/2013 tarihli 6446 Sayılı Kanunun 1/1.,5/4., 17/1., 4., 27., geçici 1., maddeleri ve bu kanunların temel amaçlarına uygun şekilde çıkarılan yönetmelikler ve kanunun verdiği yetkiye dayanılarak alınan EPDK kurul kararları ve tebliğleri çerçevesinde alınmaktadır.
Dağıtım bedeli; dağıtım sistem kullanım fiyatını kapsamakta olup, dağıtım hizmeti sunabilmek için dağıtım sistemine ilişkin yatırım harcamaları, işletme ve bakım giderleri dikkate alınarak hesaplanan bedeldir. Bu bedel, 4628 Sayılı Kanunun 13/1-b-4. bendi, 6446 Sayılı Kanunun 17/6-ç bendi, Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliğinin 9. Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında çıkarılan EPDK tebliği çerçevesinde alınmaktadır.
Sayaç okuma bedeli; sayaç okuma maliyetlerini yansıtan bedeldir ve 4193 sayılı EPDK kurul kararının 8. maddesinin e bendine dayanarak alınmaktadır.
Perakende satış hizmeti bedeli; perakende satış hizmeti maliyetini (söz konusu fâaliyete ilişkin düzenlemeye esas net yatırım harcamasının itfa tutarı, faturalama ve tahsilat giderleri, tanıtım ve pazarlama giderleri, müşteri hizmetlerine ilişkin giderler, perakende satış ve hizmete ilişkin diğer işletme giderleri, düzenleme giderleri payı, fâaliyet giderleri payı, olağan ve olağan dışı giderler payından fâaliyet ile ilgili diğer gelirler payı ve olağan dışı gelirler payının düşülmesi suretiyle bulunan esas net işletme gideri ve amortisman itfa süresi farkı vergi tutarını) yansıtan bedeldir ve 4628 Sayılı Kanunun 1/1., 13/1-b-5. bendi, 6446 Sayılı Kanunun 17/6-d bendi, Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliğinin 4/36. bendi, 5/e bendi ve 10.maddesine göre alınmaktadır.
İletim bedeli; elektrik enerjisinin tüketici sayaçlarına kadar ulaştırılmasında, üreticilerle dağıtım sistemi arasında yer alan iletim sisteminin kullanılmasından kaynaklanan maliyetlerin karşılanması için alınan bir bedeldir ve 4628 Sayılı Kanunun 13/1-b-2. bendi, 6446 Sayılı Kanunun 17/6-b bendi, Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliğinin 8. maddesi ile EPDK kurul kararları ve tebliğlerine göre alınmaktadır.
Yukarıda yasal dayanakları açıklanarak, detaylı olarak belirtildiği üzere kayıp-kaçak, sayaç okuma, perakende satış hizmet, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin, kanunun temel amaçları gözönünde bulundurularak, EPDK tarafından çıkarılan kurul kararları ve tebliğleri ile belirlendiği anlaşılmaktadır.
Herşeyden önce; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının, Vergi Ödevi Başlıklı 73.maddesine göre; “Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, malî gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür.
Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı, maliye politikasının sosyal amacıdır.
Vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır.
Vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna verilebilir.”
Bundan başka; 20/01/2001 tarih 4628 sayılı ve 14/03/2013 tarih 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunlarının; Amaç, Kapsam ve Tanımlar başlıklı 1. maddelerinin 1. fıkralarında; “Bu Kanunun amacı; elektriğin yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve çevreyle uyumlu bir şekilde tüketicilerin kullanımına sunulması için rekabet ortamında özel hukuk hükümlerine göre fâaliyet gösteren, mâli açıdan güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir elektrik enerjisi piyasasının oluşturulması ve bu piyasada bağımsız bir düzenleme ve denetim yapılmasının sağlanmasıdır”. hükümleri yer almaktadır.
Bundan ayrı olarak; 22/09/2002 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin; 31. maddesinde “müşterilerin yeterli, verimli, güvenli, sürekli ve ekonomik hizmet almalarını ve hizmet seçeneklerini öğrenmelerini teminen her türlü bilgilendirme fâaliyeti, ilgili tüzel kişiler tarafından ilgili mevzuata uygun olarak yerine getirilir”.
Aynı yönetmeliğin 33.maddesinde; “bu yönetmelik hükümleri uyarınca elektrik enerjisi hizmeti alan müşterilerin hakları ve zararlarının tasmini konusunda, Kanunun 11. maddesi ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri ile buna ilişkin diğer mevzuat hükümleri uygulanır”.
08/05/2014 tarih 28994 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin, Tüketicilerin bilgilendirilmesi ile tüketici hakları ve zararların tazmini başlıklı 19.maddesinin 6.bendinde; “Bu Yönetmelik hükümleri uyarınca elektrik enerjisi hizmeti alan tüketicilerin hakları ve zararlarının tazmini konusunda, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri ile ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır”. hükümlerine yer verilmiştir.
Ancak; ilgili mevzuatta amaçlanan husus 1 kw elektrik enerjisinin kullanıcılara ulaşıncaya kadar ki maliyet ve kâr payı olup, yoksa Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme yetkisi ve görevi verilmediği açıktır.
Bu itibarla Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kanunun verdiği yetkiye dayanarak; 11/08/2002 gün ve 24843 sayılı Resmî Gazetede; “Perakende Satış Hizmet Geliri ile Perakende Enerji Satış Fiyatlarının Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ”, “Dağıtım Sistemi Gelirinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ” ve “Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği” ni yayımlamış, sonrasında ise yönetmeliklerin uygulanması için çıkardığı kurul kararları, tebliği ve ikincil mevzuat uyarınca lisans sahibi şirketler elektriği kullananlardan davaya konu edilen bedelleri tahsil etmişlerdir.
Ancak, yukarıda açıklandığı üzere tebliğler ve yönetmeliğin dayanağı olan 4628 ve 6446 sayılı Kanunlarda, Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumu’na sınırsız bir tarife ve fiyat belirleme hak ve yetkisi verilmemiştir.
Elektrik dağıtım şirketlerinin EPDK kurul kararları ve tebliğleri çerçevesinde, elektrik kullanan abonelerin faturalarına yansıtarak aldıkları, kayıp-kaçak, sayaç okuma, perakende satış hizmet, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin elektrik enerjisi kullananlara (sanayi, ticarî ve mesken abonelerine) aktif tüketim bedeli dışında ek bir mâli yük ve külfet getirdiği izahtan varestedir. Oysa ki; Türkiye Cumuriyeti Anayasasının 73. maddesi gereğince; vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağı da ortadadır. Nitekim, elektrik faturalarına yansıtılan %2 TRT payıda kanunla getirilmiş ve kanunun verdiği açık ve şeffaf yetkiye dayanarak tahsil edilmektedir.
Elektrik Piyasası Kanunun temel amaçları çerçevesinde getirildiği ve EPDK kurul kararları ve tebliğleri gereğince alınan; kayıp-kaçak, sayaç okuma, perakende satış hizmet, iletim sistemi kullanım ve dağıtım bedellerinin; vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağı, ayrıca Elektrik Piyasası Kanunun düşük maliyetli enerji temini ve şeffaf bir elektrik enerjisi piyasası oluşturulması ilkelerine uygun düşmemektedir.
Nitekim; kayıp-kaçak bedeli hakkında verilen ve Dairece de benimsenen HGK’nun 21/05/2014 günlü ve 2013/7-2454 Esas, 2014/679 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; Elektrik enerjisinin nakli esnasında meydana gelen kayıp ile başka kişiler tarafından kaçak kullanmak (hırsızlanmak) suretiyle kullanılan elektrik bedellerinin, kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmek hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaştığı da sِöylenemez.
Bundan ayrı olarak; elektrik kaybını öِnleme ve hırsızlıkları engelleme veya hırsızı takip edip, bedeli ondan tahsil etme göِrevi de bizzat enerjinin sahibi bulunan dağıtım şirketlerine aittir.
Öte yandan, nihai tüketici olan abonenin; kayıp-kaçak bedeli gibi davacı dağıtım şirketi tarafından faturalara yansıtılan; dağıtım bedeli, sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmeti bedeli ve iletim bedelinin hangi miktarda olduğunu apaçık denetleyebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne bedel öِdediğini bilmesi, eş sِöyleyişle şeffaf bir hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarındandır.
Ne var ki, davaya konu bedeller ile ilgili olarak Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca kanunun verdiği genel ve soyut yetkiye dayanarak çıkarılan yِönetmelik, kurul kararları ve tebliğlerinin de, Elektrik Piyasası Kanununun temel amaçları ve ilkelerinden olan, şeffaflık ve düşük maliyetli enerji temini unsurlarını taşıdığının kabulü de mümkün değildir.
Hâl bِöyle olunca; mahkemece, yukarıda açıklanan ilke ve esaslar göِzetilerek; kayıp-kaçak, dağıtım, sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmet bedeli ve iletim bedelinin elektrik abonelerinden tahsil edilemeyeceği kabul edilip, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, aksi gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi doğru göِrülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.