YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19340
KARAR NO : 2015/16334
KARAR TARİHİ : 21.10.2015
MAHKEMESİ : TURGUTLU 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/05/2014
NUMARASI : 2013/616-2014/302
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; Turgutlu İcra Müdürlüğü’nün 2012/3116 Esas sayılı icra dosyası ile hakkında icra takibi yapıldığını, elinde olmayan nedenlerden itiraz süresini kaçırdığını, takibin kesinleştiğini, takip konusu borcun kendisine ait olmadığı, borcun kiracısına ait olduğu gerekçesiyle savcılığa şikayette bulunduğunu, Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2011/6545 soruşturma, 2012/5071 karar sayılı ilamıyla hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, kiracısı hakkında Turgutlu 2.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2012/933 Esas 2013/532 Karar sayılı ilamı ile ceza verildiğini, takibe konu elektrik borcunun kendisine ait olmadığının mahkeme kararı ile ispatlandığını, evine icra kanalıyla gelinip haciz yapıldığı için komşulara rezil olmamak için 1000 TL’yi icra dosyasına yatırdığını, borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı bu 1000 TL’nin istirdadına ve Turgutlu İcra Müdürlüğü’nün 2012/3116 Esas sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili duruşmadaki beyanında; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un “Amaç” başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra “Kapsam” başlıklı 2.maddesinde; bu kanunun birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsadığı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 3.maddesinde tüketici; bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlamıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde 3.maddede tanımları verilen satıcı ve tüketici arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı ile davalı kurum arasında elektrik ihtiyacının karşılanması amacıyla abonelik sözleşmesinin imzalandığı, abone grubunun mesken olduğu, bu nedenle taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığı ve davacının 4077 sayılı yasa kapsamında tüketici olduğu anlaşılmaktadır. Bu bağlamda sözü edilen yasanın 23. maddesi gereğince davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Hal böyle olunca mahkemece, re’sen gözetilmesi gereken ve kamu düzenine ilişkin olan görev konusu üzerinde durularak, 4077 sayılı Kanunun 23.maddesi gereğince uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
Bozma nedenine göre, şimdilik davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.