Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2014/18546 E. 2015/14764 K. 01.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18546
KARAR NO : 2015/14764
KARAR TARİHİ : 01.10.2015

MAHKEMESİ : OSMANİYE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/05/2014
NUMARASI : 2013/148-2014/346

Taraflar arasındaki harici taşınmaz satım sözleşmesinden doğan alacak istemine dayalı sebepsiz zenginleşme davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dilekçesinde; 14/06/2011 tarihinde davacı müvekkilleri ile davalı arasında dosyaya ibraz ettikleri sözleşmenin yapıldığını, bu sözleşme ile Osmaniye ili ……. mevkii ……. ada, …. parsel sayılı taşınmazın işletme hakkının 25.000 TL karşılığında davalı tarafından davacı müvekkillerine bırakıldığını, davalının bedelin tamamını aldığını, müvekkillerinin taşınmaz üzerinde zirai faaliyette bulunmaya başladığını, ayrıca taşınmazın çevresini tel örgü ile çevirdiklerini, zirai faaliyetleri için de bir kısım masraflar yapmak zorunda kaldıklarını, sözleşme yapıldıktan sonra ilgili taşınmazın müvekkilleri tarafından kullanılırken, dava dışı H. E. , M. E. , M. A. E. isimli üçüncü şahısların taşınmazı davalı tarafından kendilerine satıldığını iddia ederek, taşınmaza müvekkillerinin girmesine izin vermediklerini , bu şahısların taşınmaza küçükbaş hayvanları sokarak müvekkillerinin ekimini yaptığı zirai ürünlere zarar verdiklerini, dosyaya ibraz edilen sözleşmeye göre davalının bedeli karşılığında taşınmazın tamamının işletmesini devrettiğini, aksi halde işletme bedelinin 4 katı cezai şart olarak ödemeyi taahhüt ettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 25.000 TL alacağın, zirai ürün bedeli olarak 500.00 TL ve 1.000 TL cezai şartın 14/06/2011 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili 06/05/2014 tarihli duruşmada; “dava konusu yer tapulu taşınmaz değildir. Dava dilekçemizin talep kısmında 3 nolu talebimizden feragat ediyoruz.” şeklinde beyanda bulunmuştur
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının dava dilekçesi 3 nolu talebi ile ilgili zirai ürünlerin değeri ve işçilik masrafına ilişkin talebinden feragati nedeniyle buna ilişkin davanın REDDİNE; Davacının diğer talebi olan 25.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulan 1.000,00 TL cezai şartın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, hükmolunmuş; sözkonusu hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık adi yazılı tapusuz taşınmaz satım sözleşmesinden doğan alacak istemine ilişkindir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Kural olarak, yargılama giderleri, davada haksız çıkan yani aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir. (HMK m. 326/1) Ancak, feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilir. (HMK 312/1)
Somut olayda, mahkemece; tensip tutanağının 09/04/2013 tarihinde, ön inceleme duruşma tutanağının 08/10/2013 tarihinde düzenlendiği; davacı vekilinin 3 nolu talebinden (ilgili ziraai ürünlerin değeri ve işçilik masrafına ilişkin talebinden) 06/05/2014 tarihinde feragat ettiklerini beyan ettiği, mahkemece oluşturulan hükümde ise; ” Davacının dava dilekçesi 3 nolu talebi ile ilgili ziraai ürünlerin değeri ve işçilik masrafına ilişkin talebinden feragati nedeniyle buna ilişkin davanın reddine “…karar verildiği halde; yargılama giderlerine hükmolunması sürecinde HMK 312/1, HMK 326 /1 maddesinde öngörülen yasal düzenlemenin gözardı edilerek ; yapılan yargılama giderinden 0,83 TL dışında kalan tüm miktarın davalıdan tahsiline karar verilmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
Öyle ise mahkemece, bu ilkeler gözetilerek, yargılama giderlerinin HMK 312/1 VE HMK 326/1 maddesinde yer alan yasal düzenlemelen gözetilerek hüküm altına alınması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.